Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2016/17155 E. 2019/1380 K. 29.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/17155
KARAR NO : 2019/1380
KARAR TARİHİ : 29.01.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının ve hüküm tarihine kadar yapılan yargılama gideri toplamı, 5271 sayılı CMK’nun 324/4 maddesinde atıfta bulunulan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20 TL’den az olduğu halde (18 TL) yargılama giderinin sanıktan tahsiline karar verilmiş ise de, hüküm kesinleşinceye kadar yapılacak yargılama giderlerinin de toplam yargılama gideri kapsamında olması nedeniyle hükmün kesinleştiği tarihte sanıktan tahsili gereken yargılama giderinin yukarıda açıklanan terkin edilmesi gereken miktardan az olması halinde Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Müştekinin evinden cep telefonunun 26/12/2013 günü saat 07:00-19:00 sıralarında çalındığı, yapılan araştırmada TİB kaydına göre suça konu cep telefonunun aynı gün saat 10:53 de sanık … tarafından kullanıldığının tespit edildiği, sanığın olaya ilişkin savunmasında söz konusu telefonu 26/12/2013 tarihinde saat 13:00-14:00 sıralarında kahvehanede otururken soy ismini bilmediği …. isimli şahsın satılık telefon var diye bağırması üzerine bu kişiden 15 TL’ye satın aldığını beyan ettiği ancak, söz konusu telefonunu 26/12/2013 tarihinde ilk kez saat 10:53 de ve sonrasında da sanık tarafından kullanılması karşısında, sanığın suça konu telefonu kimlik ve adres bilgisi veremediği bir seyyar satıcıdan satın aldığına dair soyut nitelikteki savunmasına itibar edilmek suretiyle eyleminin hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma, mala zarar verme suçlarını oluşturduğu gözetilmeden, sanığın dosya içeriğiyle uyuşmayan ve soyut nitelikteki savunmasına itibar edilmek suretiyle suçun hukuki nitelendirmesinde yanılgıya düşülerek TCK’nın 165/1. maddesi uyarınca hüküm kurulması,
2-Sanığa ait adli sicil kaydında yazılı olan ve 11/10/2010 tarihinde kesinleşen ….1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 03/11/2007 tarihli, 2010/262 Esas ve 2010/344 Karar sayılı kararıyla 2 ay 15 günlük hapis cezasının 30/10/2010 tarihinde infaz edildiği, infaz tarihinden itibaren 3 yıl geçmiş olması nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 58/2-b maddesi gereğince tekerrüre esas olmayacağı ve sanığın adli sicil kaydında yer alan diğer ilamların da tekerrüre esas nitelikte olmadığı gözetilmeden, 5237 sayılı TCK’nın 58/6. maddesi gereğince sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve buna bağlı olarak denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine 29/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.