YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/16278
KARAR NO : 2017/5207
KARAR TARİHİ : 08.05.2017
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma
HÜKÜM : Beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Sanık hakkında, sözleşmesiz olarak özel sayaçtan elektrik kullanmaktan kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiği ve bu şekildeki sayaca sanığın her zaman müdahale etmesinin olanaklı bulunduğu gözetilerek, bir önceki tutanağın düzenlendiği 24/12/2011 tarihi ile davaya konu tutanağın düzenlendiği 07/01/2012 tarihi arasındaki süreye göre, sayaçtaki tüketimin keşifte bilirkişi tarafından tespit edilecek kurulu güçle, keşif yapılamadığı takdirde tutanak düzenleyicilerinin tespit edip tutanakta belirttikleri kurulu güçle uyumlu, varsa ihtilafsız dönemdeki tüketimle orantılı olup olmadığına dair bilirkişi raporu alınarak yapılan değerlendirmede sanığın sayaca müdahale etiği ve dolayısıyla karşılıksız yararlanma kastının bulunduğu saptanırsa, sanığın kurumun zararını giderip gidermediğinin katılan kurumdan yeniden sorularak, gidermediğinin tespiti halinde, bilirkişi tarafından vergi ve ceza hesaba katılmadan hesaplanacak olan tutar açıkça belirtilmek suretiyle sanığa “şikayetçi kurumun zararını gidermesi halinde 6352 sayılı Kanun’un geçici 2/2. maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine” dair bildirimde bulunularak ve ödeme için makul bir süre tanınarak sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Sanık savunmasına ve UYAP kayıtlarına göre, sanık hakkında aynı elektrik tesisatıyla ilgili birden fazla kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiğinin anlaşılması karşısında, zincirleme suçun var olup olmadığının değerlendirilmesi, birbiri ile çelişen hükümler kurulmaması ile mükerrer cezalandırılmanın önüne geçilmesi bakımından, sanık hakkında düzenlenen kaçak elektrik tutanakları ve bu tutanaklarla ilgili açılan dava dosyaları getirtilip incelenmesi, her iddianameye kadar olan eylemlerin zincirleme tek bir suçu, her iddianameden sonraki eylemlerin ayrı bir suçu oluşturacağı gözetilerek yapılan değerlendirmede, 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesinin uygulanması koşullarının oluştuğu kabul edilirse, öncelikle birleştirme olanağı varsa dosyalar birleştirilerek, değilse onaylı örneği dosya içine konularak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükmün istem gibi BOZULMASINA, 08/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.