Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2016/15602 E. 2017/2530 K. 06.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/15602
KARAR NO : 2017/2530
KARAR TARİHİ : 06.03.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Kaçak elektrik tespit tutanağında sanığın abonesiz, kayıtsız ve mühürsüz sayaçtan elektrik kullanıldığının belirtilmesi karşısında; abonesiz sayacın kullanıcı tarafından istenildiği zaman değiştirilmesi mümkün olduğu da dikkate alındığında, karşılıksız yararlanma kastının bulunup bulunmadığı yönünden, sanığın hangi tarihten itibaren bu evde oturduğu, suça konu sayacın ne zaman takıldığı araştırılarak, kaçak kullanım süresi belirlendikten sonra, mahallinde keşif yapılmak suretiyle bilirkişi aracılığıyla tespit edilecek kurulu güç ile sayaçtaki tüketim miktarının, sayacın takıldığı tarihe göre karşılaştırılması yapılarak, sayaca herhangi bir müdahalenin bulunup bulunmadığı da belirlendikten sonra, sanığın karşılıksız yararlanma kastıyla hareket edip etmediği belirlendikten sonra suçun sabit olduğunun tespiti halinde; 02/07/2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun’un geçici 2. maddesinin l. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, katılan kurumun zararını tazmin etmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, katılan kurumun uğradığı gerçek zararın, vergisiz ve cezasız olarak normal tarifeye göre bilirkişiye hesaplattırılmasının ardından, mahkemece ödeme için makul bir süre de belirlenerek sanığa “katılan kurumun bilirkişi tarafından belirlenen zararını verilen süre içerisinde gidermesi halinde 6352 sayılı Kanun’un geçici 2/2. maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine” dair bildirimde bulunulduktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 06/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.