YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/15453
KARAR NO : 2017/2760
KARAR TARİHİ : 09.03.2017
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma, mühür bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık hakkında tahliye ve kaçaktan dolayı sökülen sayacın yerine direk (kofradan) bağlamak suretiyle kaçak elektrik kullandığına dair tutanak düzenlendiği, sanığın ise savunmasında; herhangi bir tarih belirtmeden bahse konu adreste yalnızca 2 gün kaldığını, vefat eden ev sahibinin çocukları anlaşamayınca evden çıkmak zorunda kaldığını iddia etmesi karşısında; sanığın tutanağa konu yerde hangi tarihler arasında oturduğunun muhtarlık kayıtları ile varsa telefon ve su aboneliğine ilişkin belgeler getirtilerek, zabıta araştırması ve gerekirse tanıklardan da sorulmak suretiyle belirlenmesi, suçun sabit olduğunun tespiti halinde; karşılıksız yararlanma suçu açısından 02/07/2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun’un geçici 2. maddesinin l. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, katılan kurumun zararını tazmin etmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, katılan kurumun uğradığı gerçek zararın, vergisiz ve cezasız olarak normal tarifeye göre bilirkişiye hesaplattırılmasının ardından, mahkemece ödeme için makul bir süre de belirlenerek sanığa “katılan kurumun bilirkişi tarafından belirlenen zararını verilen süre içerisinde gidermesi halinde 6352 sayılı Kanun’un geçici 2/2. maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine” dair bildirimde bulunulduktan sonra sonucuna göre sanığın atılı suçlardan hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı kısmen istem gibi BOZULMASINA, 09/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.