Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2016/13671 E. 2018/15309 K. 12.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/13671
KARAR NO : 2018/15309
KARAR TARİHİ : 12.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Sanık müdafiinin 03/04/2014 tarihli duruşmada sanık hakkında lehe hükümlerin uygulanmasına dair isteğinin, hırsızlık ve başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçlarından 5237 sayılı TCK’nın 50. maddesi uyarınca tayin olunan kısa süreli hapis cezalarının seçenek tedbirlere çevrilmesi talebini de içerdiği halde, bu konuda olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi,
2- Sanığın, … Marketten ilk suç tarihinde 2 adet birer kilogramlık kaşar peynirlerini çaldıktan sonra ikinci suç tarihinde yine 2 adet … marka birer kilogramlık kaşar peynirlerini çalmaya teşebbüs ettiği aşamada kolluk görevlilerince yakalandığının anlaşıldığı olayda, mağdurun soruşturma aşamasında alınan ifadesinde suça konu peynirlerin değerine ilişkin herhangi bir beyanının bulunmadığı, bu konuda dosya içerisinde değer tespit tutanağının da bulunmadığının anlaşılması karşısında; suça konu peynirlerin suç tarihindeki piyasa değeri belirlenip sonucuna göre hırsızlık suçundan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 145. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Sanığın tekerrüre esas alınan Adana 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 14/06/2012 gün ve 2012/990 Esas, 2012/1841 Karar sayılı ilamındaki mahkûmiyetin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 18/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’la yeniden düzenlenen TCK’nın 191. maddesi ile aynı Kanun’la 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası gereğince uyarlanması sonucu “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” ve koşulları gerçekleştiğinde CMK’nın 231. maddesinin 10. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verileceğinin öngörülmesi nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağının kabulünde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 12/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.