Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2016/10210 E. 2018/14020 K. 22.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/10210
KARAR NO : 2018/14020
KARAR TARİHİ : 22.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Şikayetçinin ikametinde meydana gelen hırsızlık olayıyla ilgili olarak; şikayetçinin oturduğu apartmanın karşı apartmanına ait güvenlik kamera görüntülerinin polis memurları tarafından izlenerek düzenlenen 23.11.2013 tarihli Görüntü İzleme Tutanağı’nda; kamera görüntüsündeki şahsın fiziksel olarak sanığın eşgali ile uyuşması ve suç işleyiş tarzı ile daha önceden ekiplerce de tanınması nedeniyle eylemi gerçekleştiren şahsın kesin olarak sanık olduğu görüş ve kanaatine varıldığı anlaşılmış ise de; tutanağın teknik bilgi ve incelemeyi içermediği anlaşılması ve ayrıca 16.12.2013 tarihli bilirkişi raporunda; görüntü büyültme işlemi, renk ve parlaklık değerlerinin düzenlenmesi ve netleştirme işlemleri yapılarak yapılan incelemede; kamera görüntülerinin kayıt çözünürlüğünün düşük olması, şüpheli şahsın yüzüne ait karakteristik iz ve detayların (kulak, burun, dudak, alın,göz ve çene yapıları) net olarak görülememesi ve teşhise elverişli olmaması sebebiyle tetkik konusu güvenlik kamera görüntülerinden elde edilen şahsa ait fotoğrafların sanık olup olmadığı hususunda müspet ve menfi herhangi bir kanaatin oluşmadığının ve 22.07.2014 tarihli bilirkişi raporunda ise; sanığa ait fotoğraflar ile olay yerindeki kamera görüntüsündeki şahsın karşılaştırılması sonucu, sanığın genel kafa anatomisi, saç yapısı, kulak, kaş ve alın yapısı yönlerinden uyum görüldüğü ve söz konusu fotoğrafların kuvvetle mümkün derecede aynı şahsa ait olduğunun belirtilmesi suretiyle şahsın kesin olarak tespit edilememesi ve ayrıca sanığın da aşamalardaki ifadesinde suçu işlemediğini savunması ve görüntülerdeki şahsın kendisinin olmadığını belirtmesi nedeniyle suçun sanık tarafından işlenip işlenmediğinin tereddüte mahal vermeyecek şekilde saptanmadığının anlaşılması karşısında; sanığın teşhise elverişli önden, profilden ve boydan çekilmiş fotoğrafları temin edildikten sonra sanık ile dosya içinde mevcut olay anını gösterir kamera görüntülerin de kaydı bulunan şahsın sanık olup olmadığının Adli Tıp Kurumu veya Kriminal Daire Başkanlığı’na gönderilip, görüntü netleştirilmesinin sağlanması ve sonucuna göre sanığın hukukî durumunun takdir ve tayini gerekirken bu yönden araştırma yapılmadan eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 22/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.