Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/8497 E. 2015/11329 K. 02.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/8497
KARAR NO : 2015/11329
KARAR TARİHİ : 02.06.2015

Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5252 sayılı Kanun’un 9/1. maddesi, 01.06.2005 tarihinden önce kesinleşmiş hükümlerle ilgili olarak 5237 sayılı TCK’nın lehe olan hükümlerinin derhal uygulanabileceği hallerde duruşma yapılmaksızın da karar verilebileceğini öngörmüşse de; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.12.2005 gün ve 162/173 sayılı kararında açıklandığı gibi lehe olan yasanın belirlenmesi herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasını, takdir hakkının kullanılmasını gerektiriyorsa veya cezanın kişiselleştirilmesine ilişkin hükümlerin uygulanması olanağı sonraki yasa ile doğmuşsa yargılamasının duruşmalı yapılması zorunludur. Evrak üzerinde inceleme yapılabilmesi ise ancak belirtilen bu haller dışında söz konusu olabilecektir. Hükümlü hakkında lehe olan yasanın saptanabilmesi için takdir hakkının kullanılması gerekeceğinden duruşma açılıp gerekçeleri açıklanmak suretiyle karar verilmesi gerekir.
Açıklanan nedenlerle, mahkemece kesinleşen dava dosyasının getirtilerek ve duruşma açılarak; 5237 sayılı TCK’nın 142. maddesinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK’nın 493/1.maddesinde yer alan suçun öğelerinin farklı olması nedeniyle kesinleşen hükümde, hükümlünün, yakınanın evine muhkem kapıyı kırarak girip içerideki televizyon ve videoyu çaldığının anlaşılması karşısında; hükümlünün eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesinde belirtilen hırsızlık suçu yanında aynı Kanun’un 116/1, 151/1 maddelerinde düzenlenen konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarını da oluşturduğu, 06.12.2006 tarihinde 5560 sayılı Kanun ile 5237 sayılı TCK’nın 73. maddesinde değişiklik yapılmadan önce (hırsızlıkla birlikte işlense bile
mala zarar verme ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarının soruşturma ve kovuşturmasının şikayete bağlı olduğu, şikayetin devam etmesi halinde ise uzlaşma hükümlerinin uygulanabileceği gözetilerek, şikayete ve uzlaşmaya ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı değerlendirilip, ayrıca kesinleşen hükümden suç saatinin anlaşılamaması karşısında suçun işlendiği saat araştırılarak gece işlendiğinin tespiti halinde ayrıca hükümlü hakkında TCK 143 ve 116/4 maddelerinin de uygulanacağı gözetilip her iki Kanuna göre denetime olanak sağlayacak şekilde uygulanan kanun maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilerek sonuç cezaların karşılaştırılması suretiyle lehe olan Kanunun belirlenmesi gerekirken, uzlaştırma girişiminde bulunulmadan eksik inceleme sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, hükümlünün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 02/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.