Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/5272 E. 2015/7626 K. 14.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/5272
KARAR NO : 2015/7626
KARAR TARİHİ : 14.04.2015

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, suç eşyasının kabul edilmesi

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
A- Sanık ….. hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Sanığa atılı suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK’nın 165/1. maddesinin suç tarihinde yürürlükte bulunan şekli ile altı aydan üç yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adli para cezası şeklindeki yaptırımlarının, her ikisinin de birlikte öngörüldüğü, kanunda hapisle birlikte öngörülen adli para cezasının gün sayısının alt sınırının gösterilmediği hallerde aynı Kanun’un 52/1. maddesi gereğince alt sınırın beş gün olduğu; somut olayda hüküm fıkrasında sanık hakkında uygulama maddesindeki temel cezalardan hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde farklı bir gerekçe gösterilmeden aynı gerekçelerle adli para cezasının, gün sayısının 5 gün yerine, 180 gün olarak belirlenmesi suretiyle fazla adli para cezasına hükmedilmesi,
2- Sanık hakkında suç eşyasının kabul edilmesi suçundan TCK’nın 165. maddesindeki hapis cezasının TCK’nın 50/1-a maddesi uyarınca seçenek yaptırıma çevrilmesi sonucu belirlenen adli para cezası ile, hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezasının içtima olunarak (toplanarak) hüküm kurulmasına yasal olanak bulunmadığı gözetilmeden, hapis cezasının seçenek tedbire çevrilmesi sonucu belirlenen adli para cezası ile hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezası içtima olunarak hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş sanığın, o yer Cumhuriyet savcısının ve üst Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), ancak bu aykırılığın aynı Kanun’un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından “sanığın toplam 6.000.00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” dair bölümün çıkartılarak ve “5237 sayılı TCK’nın 165/1. maddesi uyarınca hükmolunan temel adli para cezasının 5 gün olarak belirlenmesine, aynı Kanun’un 62/1. maddesi ile 1/6 oranında indirim yapılarak adli para cezasının 4 birim gün olarak belirlenmesine, aynı Kanun’un 52/2. maddesi uyarınca mahkemenin takdiri gözetilerek bir gün karşılığı 20 TL kabul edilerek sonuç adli para cezasının 80 TL olarak belirlenmesine” karar verilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B- Sanıklar …. ve …. hakkındaki hükümlere yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık …. hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesinin ancak herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle ya da bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında işlenen hırsızlık suçundan uygulama olanağının bulunduğu dikkate alınarak, sanıkların ….. inşaat şirketinin şantiyesinden çaldıkları belirtilen mazot bidonlarının nereden çalındığı, şantiye binası ya da eklentisi içerisinde olup olmadığı, kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınıp alınmadığı araştırılarak, gerekirse mahallinde tespit ve keşif yapılarak sonucuna göre suç vasfının nitelendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, ayrıca sanıkların ……. şirketinden çaldıkları belirtilen hurda ve kablo malzemeleri dere kenarından topladıklarını, şirket tarafından dere kenarına atılmış vaziyette olduğunu, sahipsiz diye kablo ve hurda malzemeleri topladıklarını savunmaları, müşteki şirket yetkilisi ….’nin de 11.11.2010 tarihli oturumda, şirkette kullanılan malzemelerin hurda olanlarının dere kenarına bırakıldığını, bu malzemelerin kullanılan ve atılan malzemeler olduğunu, dere kenarına atılan bu malzemelerin yöre vatandaşları tarafından toplandığını, bu malzemelerin sanıklar ……ve ….. tarafından alındığını bildiğini belirtmesi karşısında, çalındığı belirtilen suça konu kablo ve hurdaların nereden çalındığı kuşkuya mahal bırakmayacak şekilde araştırılıp tespit olunarak, şirket tarafından dere kenarına bırakılmış olması halinde yakınan şirketin bunların vatandaşların kullanımına izin verip vermediği, dere kenarında bırakılan eşyaların atıl vaziyette olup olmadığı, şirket sahasında bulunup bulunmadığı hususları araştırılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Hırsızlık suçunun gece vakti işlendiğine dair kanıtların nelerden ibaret olduğu denetime olanaklı olacak biçimde hükümde belirtilmeden sanıklar hakkında TCK’nın 143/1. maddesinin uygulanması,
3- 5271 sayılı CMK’nın 230/1-b maddesi uyarınca, mahkumiyet hükmünün gerekçesinde, delillerin tartışılması, iddia ve savunmanın tüm açıklığı ile ortaya konularak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi gerektiği gözetilmeden, sanıklar hakkında yakınan ……’un yetkilisi olduğu İ.. İnşaat’tan gerçekleştirdikleri iddia olunan hırsızlık suçundan hangi gerekçelerle mahkumiyet kararı verildiği, hangi kanıtların hükme esas alındığı Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde gösterilmeden ve tartışılmadan eksik ve yetersiz gerekçe ile yazılı biçimde mahkumiyet hükmü kurulması,
4- Mahkemece sanıklar tarafından …. İnşaat şantiyesinden mazot çalınmak suretiyle işlendiği kabul olunan hırsızlık suçundan hüküm kurulurken, suçun aynı kişiye karşı bir defadan fazla işlendiği belirtilerek sanıklar hakkında TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanmış olması karşısında, suçun yakınan şirkete karşı teselsül ettiğine dair kanıtların nelerden ibaret olduğu denetime olanaklı olacak biçimde gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
5- İddianame ile sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 37/1, 53, 58, 63. maddelerinin uygulanması talebiyle kamu davası açılması karşısında, 5271 sayılı CMK’nın 226.maddesi gereğince sanıklara ek savunma hakkı verilmeden, hırsızlık suçunun teselsül ettiği gerekçesi ile TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanarak sanıklar hakkındaki cezanın arttırılması,
6- Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın sırasıyla 142/1-b, 143/1. maddeleri uyarınca belirlenen 2 yıl 8 ay hapis cezasının, aynı yasanın 43/1. maddesi uyarınca 1/4 oranında arttırılması neticesinde 2 yıl 16 ay hapis cezası yerine, 3 yıl 4 ay hapis cezasına hükmedilmek suretiyle fazla ceza tayini,
7- 10.06.2010 tarihinde sanık ….’ın evinde yapılan aramada ….. inşaat şirketinden çalındığı anlaşılan mazot ve bir kısım malzemelerin bulunması üzerine sanıklar hakkında hırsızlık suçundan soruşturma başlatıldığının anlaşılması karşısında gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 20.07.2010 olarak hatalı yazılmak suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 232/1-c’ addesine muhalefet edilmesi,
8- Sanık …. hakkında tekerrüre esas alınan adli sicil kaydındaki ….. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 18.11.2009 günlü, 151-1441 sayılı ilamının kesinleşme tarihinin suçun işlendiği tarihten sonra olduğu ve suç tarihinden sonra kesinleşen hükümlülüklerin tekerrüre esas alınamayacağı, sanığın tekerrüre esas başka bir hükümlülük kaydının da bulunmadığı gözetilmeden, sanık …. hakkında TCK.nun. 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi,
9- Sanıklar hakkında hırsızlık suçlarından temel cezanın asgari hadden belirlenmesine karşın, suçun gece vakti işlenmesi nedeniyle TCK’nın 143/1.maddesinin uygulanması sırasında yeterli gerekçe gösterilmeden cezanın 1/3 oranında en üst hadden arttırılması,
10- Kasten işlemiş oldukları suçtan hapis cezasıyla mahkumiyetlarinin yasal sonucu olarak sanıkların 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin “a, b, c, d, e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3.fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ……, …., o yer Cumhuriyet savcısı ve üst Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı kısmen istem gibi BOZULMASINA, 14.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.