Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/3521 E. 2015/4094 K. 02.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3521
KARAR NO : 2015/4094
KARAR TARİHİ : 02.03.2015

Tebliğname No : 2 – 2014/1629
MAHKEMESİ : Karşıyaka 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 15/11/2013
NUMARASI : 2011/477 (E) ve 2013/559 (K)
SUÇ : Karşılıksız yararlanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan duruşmaya toplanan delillere mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun oluşan kanaat ve takdirine göre diğer itirazlar yerinde görülmemiştir. Ancak;
Hükümden önce 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesinin 2. fıkrasındaki “Abonelik esasına göre yararlanılabilen elektrik enerjisinin, suyun ve doğal gazın sahibinin rızası olmaksızın ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tüketilmesi dolayısıyla bu Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla hakkında hırsızlık suçundan dolayı kovuşturma yapılan veya kesinleşmiş olup olmadığına bakılmaksızın hakkında hüküm verilen kişinin, bu Kanun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde, zararı tamamen tazmin etmesi hâlinde, hakkında cezaya hükmolunmaz, verilen ceza tüm sonuçlarıyla ortadan kalkar.” hükmü uyarınca zararın tazmin edilmiş olması halinde ilgili hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekir. Ancak geçici bir dönemi kapsayan bu düzenleme nedeniyle verilen kararların 6352 sayılı Kanun’un 84. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesine eklenen 5. fıkrasında öngörülen sanığın etkin pişmanlık hükmünden ikiden fazla yararlanamayacağına ilişkin sayı kısıtlaması kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmadığından, 6352 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca verilen kararların 6352 sayılı Kanun’un 84. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesine eklenen 5. fıkrasında düzenlenen etkin pişmanlık hükmünden sanığın kaç kez yararlandığının denetlenmesine olanak sağlayan ve
6352 sayılı Kanun’un 103. maddesi ile 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun 6. maddesine eklenen 2. fıkra kapsamında adli sicile kaydedilmesi gereken kararlardan olmadığı gözetilmeden, sanık hakkında 6352 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olmasına rağmen, 6352 sayılı Kanun’un 103. maddesi ile değişik Adli Sicil Kanunu’nun 6/2 maddesi gereğince adli sicile kaydına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun’un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümden “6352 sayılı Kanun’un 102. maddesi ile 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’nun 6. maddesine eklenen 2. fıkra hükmünce bildirme fişi düzenlenerek kararın adli sicilde oluşturulacak özel sisteme kaydedilmesine” ilişkin bendin çıkarılmasına karar verilmek suretiyle; diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.