Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/3450 E. 2015/4441 K. 04.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3450
KARAR NO : 2015/4441
KARAR TARİHİ : 04.03.2015

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık hakkında düzenlenen 24/02/2007, 14/04/2007 ve 02/05/2007 tarihli kaçak elektrik tespit tutanaklarıyla ilgili olarak mahkeme tarafından … mahkemelerine müzekkere yazılarak sanık hakkında açılmış bir dava olup olmadığının sorulmasına, mahkemeler tarafından sanık hakkında açılmış bir dava bulunmadığının bildirilmesine göre, tebliğnamenin (1) nolu bozma düşüncesi benimsenmemiştir.
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1) Sanığın 22/05/2007 tarihli karşılıksız yararlanma eyleminden sonra bu eylemiyle ilgili dava açılmadan ve hukuki kesinti oluşmadan önce, 11/07/2007 tarihinde yeniden aynı eylemi gerçekleştirdiği, böylece kanun hükmünün bir suç işleme kararıyla iki kez ihlal edildiği, bu nedenle sanık hakkında zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiğinin gözetilmeden, yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanmaması,
2) 02/07/2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun’un geçici 2. maddesinin 1. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, şikayetçi kurumun zararını tazmin etmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, sanığın kurumun zararını giderip gidermediğinin katılan kurumdan yeniden sorularak, gidermediğinin tespiti halinde, bilirkişi tarafından vergi ve ceza hesaba
katılmadan hesaplanmış olan tutar açıkça belirtilmek suretiyle “şikayetçi kurumun zararını gidermesi halinde 6352 sayılı Kanun’un geçici 2/2. maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine” dair bildirimde bulunularak sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca yeni hüküm kurulurken bozma öncesi hükmolunan yaptırımın (cezanın) ve sonuçlarının ağırlaştırılamayacağı kuralının gözetilmesine, 04/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.