Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/3 E. 2015/1580 K. 03.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/3
KARAR NO : 2015/1580
KARAR TARİHİ : 03.02.2015

Tebliğname No : KD – 2013/390574

Suça sürüklenen çocuk …. hakkında hırsızlık suçundan yapılan yargılama sonunda; mahkûmiyetine dair, Düzce 2. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 25.06.2013 tarih ve 2013/91 esas 2013/501 karar sayılı hükmün Dairemizin 25.11.2014 gün ve 2014/32270 esas, 2014/27951 karar sayılı ilamı ile onama kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05.01.2015 gün ve 2013/390574 sayılı itirazı üzerine dosya dairemize gönderilmekle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 308. maddesinin, 6352 sayılı Yasa’nın 99. maddesi ile eklenen 3. fıkrası uyarınca yapılan incelemede;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Suça sürüklenen çocuk hakkında, yerel mahkeme tarafından hırsızlık suçundan sonuç olarak 10 ay hapis cezasının en az 2 yıl süreyle suça sürüklenen çocuğun bir meslek veya sanat edinmesi amacıyla gerektiğinde barınma imkanı da bulunan bir eğitim kurumuna devam etmesi şeklinde seçenek tedbirine çevrilmesine karar verildiği ve kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezası tedbire çevrilen suça sürüklenen çocuğun tedbirin gereklerine uymaması halinde kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceğinin suça sürüklenen ihtar edilmesine dair karar verilmesi yasaya aykırı olduğu yönündeki Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,
Dairemizin 25.11.2014 gün ve 2014/32270 esas, 2014/27951 karar sayılı ilamı ile suça sürüklenen çocuk hakkındaki onama kararının KALDIRILMASINA,
Dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir, Ancak;
5237 sayılı TCK’nın 50/3.maddesinde daha önce hapis cezası ile mahkum olmayan 18 yaşını doldurmamış çocukların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 106/4. maddesinde “Çocuklar hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde bu ceza hapse çevrilemez, bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Her ne kadar 5237 sayılı TCK’nın 50/6. maddesinde seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde tedbire çevrilen kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği belirtilmiş ise de, yukarıda açıklanan düzenlemeler karşısında 5237 sayılı TCK’nın 50/6. maddesinin çocuklar yönünden uygulanamayacağı, hükmolunan seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde diğer seçenek tedbirlerden birine veya adli para cezasına karar verilebileceği sonucuna varılmaktadır.
Bu itibarla kısa süreli hapis cezasından çevrilen seçenek tedbirin yerine getirilmemesi halinde hapis cezasının tamamen veya kısmen infaz edileceği ihtarı yapılamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun’un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, “Hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan tebligata rağmen 30 gün içinde seçenek tedbirinin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması ve ya başlanıpta devam edilmemesi halinde hükmü veren mahkememizin kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar vereceğinin ihtarına (suça sürüklenen çocuğun hazır olmadığından ihtarat yapılamadı)” ilişkin bölümün hüküm fıkrasından çıkartılmasına karar verilmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.