Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/2739 E. 2015/11542 K. 03.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2739
KARAR NO : 2015/11542
KARAR TARİHİ : 03.06.2015

Tebliğname No : 8 – 2014/92909
MAHKEMESİ : Antalya 6. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 22/01/2014
NUMARASI : 2012/669 (E) ve 2013/785 (K)
SUÇ : Karşılıksız yararlanma, mühür bozma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 11.maddesi ve Tebligat Tüzüğünün 15. Maddesine göre; “vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılması gerektiği gözetilmeden yokluğundan verilen karar sanık müdafii yerine bizzat sanığa tebliğ yapıldığı anlaşılmakla, temyiz isteminin reddine dair ek karar kaldırılarak, 20.12.2013 tarihli hükme yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazları nedeniyle yapılan incelemede;
1-) Sanık hakkında mühür bozma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Mühür bozma suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre; 14.04.2011 tarihli Resmi Gazete’ de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından sanık müdafiinin temyiz isteğinin aynı Kanun’un 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2-) Sanık hakkında karşılıksız yararlanma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
02/07/2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında
Kanun’un geçici 2. maddesinin 1. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, şikayetçi kurumun zararını tazmin etmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, sanığın kurumun zararını giderip gidermediğinin katılan kurumdan yeniden sorularak, gidermediklerinin tespiti halinde, ek bilirkişi raporu alınıp sanık için vergi ve ceza hesaba katılmadan kurum zararı hesaplattırılıp bilirkişi tarafından hesaplanan tutar açıkça belirtilmek suretiyle sanıklara “katılan kurumun bilirkişi tarafından belirlenecek olan vergi ve cezalardan arındırılmış gerçek zararını altı aylık yasal sürenin geçmesi nedeniyle makul süre içerisinde gidermesi halinde 6352 sayılı Kanun’un geçici 2/2 maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verileceğine” dair bildirimde bulunularak, sonucuna göre hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, 03.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.