Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/2708 E. 2015/4034 K. 02.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/2708
KARAR NO : 2015/4034
KARAR TARİHİ : 02.03.2015

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Katılan kurumun 20.06.2013 tarihli yazısında “kaçak elektrik bedelinin taksitlendirilerek birinin peşin ödendiği, son ödeme tarihi gelmeyen 3 taksidin bulunduğu” bildirilmesine karşın katılan vekilinin 12.12.2013 tarihli duruşmada “sanığın bu tutanağa istinaden kurum zararını gidermediğini” bildirmesi, sanığın ise aynı duruşmada “bir kısım borcunu ödediğini” temyiz dilekçesinde ise “borcunun tamamını” ödediğini savunması karşısında; öncelikle katılan kurumun yazıları arasındaki çelişki giderilerek kaçak bedelinin ödenip ödenmediğinin ve hangi tarihte ödendiğinin kesin olarak tespit edilmesi, katılan kurumun vergisiz ve cezasız olarak normal tarifeye göre gerçek zararının bilirkişi tarafından 5 TL olarak hesaplandığı gözetilerek, sanığın kamu davası açılmadan önce ödediği miktarın, bilirkişi tarafından hesaplanan zarar miktarını karşılayıp karşılamadığının belirlenmesi, katılan kurumun uğradığı zararın, soruşturma tamamlanmadan önce tamamen tazmin edilmiş olması halinde 5237 sayılı TCK’nın 168/5. maddesi uyarınca kamu davasının açılamayacağı ve açılmış olan davanın düşmesine karar verileceği, zararın hüküm verilinceye kadar tamamen tazmin edilmesi halinde ise, verilecek cezanın üçte birine kadar indirileceği hususları dikkate alınmadan, TCK’nın 168/5. maddesinin uygulanma olanağı tartışılmadan, eksik kovuşturmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250, 2009/13 sayılı kararında da belirtildiği üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin objektif koşullarından birisi de, suçun işlenmesi ile mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi olduğundan öncelikle sanığın katılan kurumun zararını giderip gidermediği kesin olarak belirlenerek ve sanığın daha önce kasıtlı suçtan mahkumiyetinin bulunmadığı gözetilerek; CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının ( b ) bendi uyarınca, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda oluşacak kanaate göre hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılamayacağına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden; “zarar giderilmediğinden” şeklindeki, yasal olmayan, yetersiz gerekçeyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 02.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.