Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/16762 E. 2015/20412 K. 11.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/16762
KARAR NO : 2015/20412
KARAR TARİHİ : 11.11.2015

Tebliğname No : KYB – 2015/307217

Hırsızlık suçundan sanık M.. K..’nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b ve 143. maddeleri gereğince iki kez 3 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair GİRESUN 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/10/2009 tarihli ve 2009/130 esas, 2009/306 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 01.09.2015 gün ve 2015-17894/57665 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.09.2015 gün ve 2015/307217 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya aslının, diğer sanıklar tarafından temyiz edilmekle Yargıtay incelemesinde bulunduğu anlaşıldığından onaylı sureti üzerinden yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre, sanıkların 3 kişi olarak yakınan T.. K..’ya yönelik aracı çaldıkları, daha sonra diğer yakınan Y..T..’e ait fındıkları çaldıkları, yakınan T.. K..’ya yönelik araçtan oto teybini de alıp aracı terk ettikleri, terk edilmiş olan aracın sonradan bulunduğu ve sanıkların yakaladıkları, sanık M.. K..’nın yakalandığında olayı anlatıp fındıkların ve oto teybinin saklandığı yeri gösterip soruşturma aşamasında yakınan T.. K..’ya yönelik kısmi iadeyi, yakınan Y..’e ait iadeyi sağladığının anlaşılması karşısında; mağdur Y.. T..’e ait eylemde 5237 sayılı Kanun’un 168/1. maddesi ile mağdur T.. K..’dan kısmi iadeye onay verip vermediği sorularak, sonucuna göre 5237 sayılı Kanun’un 168/1-4. maddesinde tanımlanan etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma yasa yoluna usulüne uygun kesinleşmiş kararlara karşı başvurulması mümkün olup, bozma istemine konu Giresun 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 22.10.2009 gün ve 2009/130-306 sayılı kararı sanık M.. K.. yönünden 08.03.2010 tarihinde kesinleştirilmiş ise de, sanığın 11.05.2015 tarihli dilekçesi ile temyiz isteminde bulunduğu belirlenmekle, temyiz yasa yolu sonuçlandırılmadan, kararın usulen kesinleştiğinden söz edilemeyeceğinden, henüz kesinleşmemiş olan karara yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 11.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.