Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/16665 E. 2015/20402 K. 10.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/16665
KARAR NO : 2015/20402
KARAR TARİHİ : 10.11.2015

Tebliğname No : 4 – 2015/282699
MAHKEMESİ : İstanbul 1. Çocuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/06/2015
NUMARASI : 2015/101 (E) ve 2015/524 (K)
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre; 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 26.maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun’a eklenen geçici 2.maddede, Bölge Adliye Mahkemeleri faaliyete geçinceye kadar hapis cezasından verilenler hariç olmak üzere sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dahil adli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükümlerine karşı temyiz yasa yoluna başvurulamayacağı öngörülmekle, hüküm tarihine göre temyizi mümkün olmadığından, suça sürüklenen çocuk müdafinin temyiz isteminin 1412 sayılı Kanun’un 317.maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
Suça sürüklenen çocuk hakkında “hırsızlık” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya toplanan delillere, gerekçeye, hâkimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
Suça sürüklenen çocuk hakkında “işyeri dokunulmazlığının ihlali” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmemesi halinde, 5271 sayılı CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca, hakkındaki hüküm ilk şekliyle açıklanır. Açıklanan bu hükümdeki hukuka aykırılıklar, temyiz veya kanun yararına bozma yoluyla Yargıtay tarafından yapılacak inceleme sonucunda giderilir. Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işleyen veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmeyen sanık hakkındaki açıklanması geri bırakılan hükümde prensip olarak mahkemece bir değişiklik yapma imkânı bulunmamaktadır. Hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılan ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getiremeyen sanık bakımından ise, yerine getiremeyiş sebebi başta olmak üzere, durumu değerlendirilip cezanın bir kısmının infaz edilmemesine, hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine ilişkin yeni bir hüküm kurulabilir.
Somut olayda, suça sürüklenen çocuk hakkında daha önce 01/04/2009 tarihinde işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan 5237 sayılı TCK’nın 116/2-4, 31/3, 50 maddeleri uygulandığı, 50. maddesinin uygulanmasında hesap hatası yapılarak 1600 TL adli para cezasına hükmedildikten sonra hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, suça sürüklenen çocuğun deneme süresinde yeniden suç işlemesi karşısında açıklanması geri bırakılan önceki hükmün aynen açıklanmasına karar verilmesi gerekirken önceki hüküm değiştirilmek suretiyle bu sefer hapis cezasında TCK’nın 50. maddesi uyarınca 4800 TL adli para cezasına hükmedilmesi, ayrıca CMUK’nın 326/son maddesi gereği kazanılmış hakkının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle istem aykırı olarak BOZULMASINA, 10/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.