Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/16256 E. 2015/20559 K. 12.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/16256
KARAR NO : 2015/20559
KARAR TARİHİ : 12.11.2015

Tebliğname No : KYB – 2015/245838

Hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından sanık .’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b, 116/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 5 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 53/1-a-b-d-e. maddesinde belirtilen haklardan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, aynı maddenin c fıkrasındaki haklardan ise şartla tahliye tarihine kadar yoksun bırakılmasına dair Bozüyük 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 13/11/2014 tarihli ve 2013/516 esas, 2014/681 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 29.06.2015 gün ve 2015-13178/42785 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.07.2015 gün ve 2015/245838 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
1-Kayden 13/10/1994 doğumlu olup, suçun işlendiği 25/05/2011 tarihinde 18 yaşını ikmâl etmediği anlaşılan sanık hakkında tayin olunan cezadan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 31/3. maddesi gereğince indirim yapılmamasında,
2-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/4. maddesinde yer alan ‘”Kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz.’’ şeklindeki düzenleme karşısında, 18 yaşını ikmal etmeyen sanık hakkında, aynı Kanun’un 53/1. maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına karar verilmesinde,
3-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesinde yer alan, “… fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir.” şeklindeki düzenleme karşısında, konut dokunulmazlığını ihlal fiili nedeniyle verilen 5 ay hapis cezasının, anılan maddenin 1. fıkrası bentlerindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmemiş bulunulmasında,
4-Suça konu motorsikletin adet veya tahsis veya kullanımları gereğince açıkta bırakılan eşya niteliğinde olması nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 142/1-e maddesinin uygulanması yerine yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tüm dosya kapsamı, yakınanın beyanları ve dosya içerisinde yer alan krokiden, suça konu motosikletin, etrafı çevrili olmayan apartmanın duvarına bitişik vaziyette park halinde iken çalındığının anlaşılması karşısında, suça konu eşyanın bulunduğu yerin eklenti niteliği taşımaması nedeniyle, sanığın, atılı konut dokunulmazlığını bozma suçundan beraati yerine, yasal ve yerinde olmayan gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi hususu da belirlenmiş olup, bu yönden de kanun yararına bozma isteminde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 12/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.