YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/15264
KARAR NO : 2015/20299
KARAR TARİHİ : 10.11.2015
Tebliğname No : 13 – 2014/126565
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Konya 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 05/02/2014
NUMARASI : 2013/748 (E) ve 2014/135 (K)
SUÇ : Hırsızlık
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Suça sürüklenen çocuğun gündüz vakti, yakınanın evinin önünden pencere demirine zincirle kilitlenmiş bisikletini zinciri kesmek suretiyle çalmak biçimindeki eyleminin 765 sayılı TCK’nın 493/1, 522 ve 2253 sayılı Kanun’un 12. maddeleri ile suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı Kanun’un 142/1-b, 31/2. maddelerine uyan hırsızlık suçunun yanında, yakınanın şikayetçi olması karşısında aynı Kanun’un 151/1, 31/2 maddelerine uyan mala zarar verme suçlarına uyduğunun anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 7. ve 5252 sayılı Kanun’un 9.maddeleri uyarınca yapılan değerlendirmede, dava zamanaşımı bakımından 5237 sayılı TCK.nun 142/1-b, 31/2, 151/1, 31/2. maddelerinde öngörülen cezanın miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu aynı Kanun’un 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerine göre belirlenen 6 yıllık zamanaşımının, 765 sayılı TCK’nın 493/1. maddesinde öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Kanun’un 102/3 ve 104/2. maddeleri uyarınca belirlenen 15 yıllık dava zamanaşımınına göre açıkça suça sürüklenen çocuğun lehine olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan TCK’nın 142/1-b, 31/2 ve 151/1, 31/2. maddelerinde öngörülen cezanın miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e, 66/2, 67/4. maddeleri uyarınca hesaplanan 6 yıllık zamanaşımının, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 07.08.2008 tarihi itibariyle durduğu ve suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içerisinde işlediği kasıtlı suçtan dolayı verilen hükmün kesinleşmiş olması karşısında, denetim
süresi içerisindeki suçun işlendiği 23.08.2010 günü yeniden işlemeye başladığı gözetildiğinde, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e, 66/2, 67/4. maddeleri uyarınca belirlenen 6 yıllık dava zamanaşımının 29.09.2004 olan suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden, düşme kararı yerine yazılı biçimde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE, 10.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.