Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/10540 E. 2015/14544 K. 02.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10540
KARAR NO : 2015/14544
KARAR TARİHİ : 02.09.2015

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Kolluk tarafından düzenlenen 06/07/2012 tarihli tutanağa göre, sanığın oturduğu suça konu adresteki evin kayınvalidesine ait olup, bir yıldır bu adreste oturduğu tespit edilmiş ise de, sanığın savunmasında “suça konu yerde annemle kardeşim kalmaktadır. Annem … adına kayıtlı bir saat vardır. Küçük kardeşim de alt katta oturmaktadır. Annem ve kardeşim kullandıkları elektriğin bilinmesi açısından yukarıya da bir ara saat taktılar. Bunun için kuruma müracaat yapıldı, ancak ….’tan bu şekilde sayaç takamayacaklarını, tek bir ev ve tek bir abonelik görüldüğü söylenmişti. Abonesiz elektrik kullanılması söz konusu değildir. Benim tutanağa konu yerle hiçbir alakam yoktur.” Şeklindeki beyanı ve yine 04/02/2013 tarihli keşif tutanağına göre, mahkeme heyeti olarak yapılan incelemede sanığın, ikametinin alt katında bulunan annesinin 10 no’lu evinden yine annesinin aboneli sayacından geçecek şekilde süzme saat koyarak elektrik kullanmaya devam ettiği görüldüğünün belirtilmesi karşısında; öncelikle muhtarlık kayıtları ile varsa telefon ve su aboneliğine ilişkin belgeler de getirtilip incelenmek suretiyle sanığın suç tarihi ve öncesinde söz konusu evde oturup oturmadığı araştırılarak, oturduğunun kesin olarak belirlenmesi halinde kuruma kaydı bulunmayan sayacın kullanıcı tarafından istenildiği zaman değiştirilmesi mümkün olduğu da dikkate alındığında, karşılıksız yararlanma kastının bulunup bulunmadığı yönünden, sanığın suça konu sayacı ne kadar süredir kullandığı araştırılarak kaçak kullanım süresi belirlendikten sonra, kayıtlı olmayan sayacın kullanıldığı süreye ve evdeki kurulu güce göre kaçak elektrik tespit tutanağında belirtilen endeks değerinin uyumlu olup olmadığı ve sayaca herhangi bir müdahalenin bulunup bulunmadığı konusunda bilirkişiden ek rapor alınıp, suç tarihinde sanığın sayacının süzme sayaç olarak kullanıp kullanılmadığı hususunda da tutanak tanıkları dinlenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- 02/07/2012 tarihinde kabul edilip 28344 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesinin 1. ve 2. fıkrası hükümleri birlikte ele alınıp değerlendirildiğinde, “yapılan değişiklikle amaçlananın bu kapsam dahilindeki suçlar bakımından kurum zararının ödenmesi halinde, olayın sanık ya da sanıkları hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilerek işin esasına girilmesinin önlenmesi” olduğu dikkate alınarak, katılan kurum tarafından kaçak kullanım bedelinin 9.821,56 TL olarak bildirildiği halde, dosya içerisindeki bilirkişi raporu ile kurumun gerçek zararının, vergisiz ve cezasız olarak normal tarifeye göre toplam 102,99 TL olarak hesaplandığının anlaşılması karşısında; sanığa “şikayetçi kurumun bilirkişi tarafından hesaplanan 102,99 TL tutarındaki zararını gidermesi durumunda 6352 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine” ilişkin usulüne uygun olarak bildirimde bulunulduktan sonra yasal sürenin geçmesi nedeni ile sanığa makul bir süre de tanınıp bu süre beklenilerek, sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle istem gibi BOZULMASINA, 02/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.