Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/10235 E. 2015/11288 K. 02.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10235
KARAR NO : 2015/11288
KARAR TARİHİ : 02.06.2015

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık suçundan sanıklar …..’in 5237 sayılı TCK’nın 142/2-e, 43/1-2, 62. maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile mağdur sayısınca 2 kez mahkumiyetine ilişkin .. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.03.2012 gün ve 2006/25, 2012/348 sayılı kararının sanıklar müdafii tarafından temyizi üzerine yapılan temyiz incelemesi sonunda, dairemizin 26.11.2013 gün ve 2013/27445-27620 E-K. sayılı ilamı ile adı geçen sanıklar ile ilgili hükmün onanmasına karar verilmesinin ardından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27.04.2015 gün ve KD-2015/137262 sayılı itirazı üzerine dosya dairemize gönderilmekle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 308. maddesinin, 6352 sayılı Kanun’un 99. maddesi ile eklenen 3. fıkrası uyarınca yapılan incelemede;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının sanıklar….. hakkında kurulan hükümlere dair dairemizin “onama” ilamına yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının;
Sanık…..’in diğer sanıkların eylemlerine katıldığına ve onlarla birlikte suç kastıyla hareket ettiği yönünde mahkumiyetine yeterli kanıt bulunmadığı halde hükümlülüğüne karar verilmiş olmasına, ayrıca sanık

… hakkında tek mağdura yönelik eylemi nedeniyle dava açılması ve sanığın eyleminin de mahkemece tek kabul edilmesi karşısında, iki kez cezalandırılmasına karar verilmiş olmasına, sanık … hakkında tek mağdura yönelik eylemi nedeniyle dava açılması ve sanığın eyleminin de mahkemece tek kabul edilmesi karşısında, iki kez cezalandırılmasına ve hakkında TCK’nın 43. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin koşullarının bulunmadığı halde, TCK’nın 43. maddesinin uygulanmış olmasına, sanıklar … ve …. hakkında mağdur ….’a yönelik eylemleri nedeniyle hüküm kurulurken koşulları bulunmadığı halde TCK’nın 43. maddesi uyarınca ceza artırımına gidilmiş olmasına yönelik 22.04.2015 tarihli itirazının KABULÜNE,
Dairemizin, 26.11.2013 gün ve 2013/27445-27620 E-K. sayılı onama ilamının sanıklar … ve… yönünden, ayrıca sanıklar … ve .. yönünden ise sadece mağdur ..’a yönelik suç nedeniyle kurulan hüküm yönünden KALDIRILMASINA, karar verilerek yapılan incelemede;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Dosya içeriğine, olayın oluş şekline ve oluşa uygun aşamalardaki benzer savunmalara göre dava konusu eyleme suç işleme kastıyla katıldığı yönünde atılı suçtan mahkumiyetine yeterli, her türlü kuşkudan uzak ve inandırıcı kanıt bulunmayan sanık …’in beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilmesi,
2- Sanık … hakkında tek mağdura yönelik eylemi nedeniyle dava açılması ve sanığın sübut bulan eyleminin de mahkemece tek kabul edilmesi karşısında, bir kez cezalandırılması yerine, iki kez cezalandırılmasına karar verilmesi,
3- Sanık … hakkında TCK’nın 43. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin koşulları bulunmadığı gözetilmeden, sanığın cezasının TCK’nın 43/1-2 maddesi uyarınca arttırılması,
4- Dosya içeriğindeki …. 19.07.2005 tarihli yazılı şikayet dilekçesine göre; mağdur ..’ın banka hesabından internet bankacılığı yolu ile aynı gün içerisinde birden fazla EFT işlemi yapıldığının anlaşılması karşısında, aynı gün içerisinde yapılan EFT (havale) işlemlerinin saatlerinin Banka şubesinden sorularak, sonucuna göre sanıklar … ve … hakkında TCK’nın 43. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, sanıklar …. ve …. hakkındaki infazın durdurulmasına, cezaevine alınmış olmaları halinde sanıklar …. ve ….’ın tahliyeleri için ilgili Cumhuriyet savcılığına müzekkere yazılmasına, 02.06.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi.