Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/10227 E. 2015/17528 K. 08.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10227
KARAR NO : 2015/17528
KARAR TARİHİ : 08.10.2015

Hırsızlık suçundan sanık ….’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b ve 143. maddesi uyarınca 2 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair, Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2014 tarihli ve 2013/699 esas, 2014/56 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, yargılamanın yenilenmesi talebi üzerine, hakimin davadan çekinilmesine ilişkin aynı Mahkemenin 11/02/2015 tarihli ve aynı sayılı ek kararı hususunda bir karar verilmek üzere dosyanın tevdi edildiği Ağır Ceza Mahkemesince verilen 12/02/2015 tarihli ve 2015/228 değişik iş sayılı çekinme kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 24.03.2015 gün ve 2015-6567/20507 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.04.2015 gün ve 2015/116416 sayılı tebliğnamesiyle Dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 23/3. maddesinde yer alan “Yargılamanın yenilenmesi hâlinde önceki yargılamada görev yapan hâkim aynı işte görev alamaz” şeklindeki düzenleme ile aynı Kanun’un 318/1. maddesindeki “Yargılamanın yenilenmesi istemi, hükmü veren mahkemeye sunulur. Bu mahkeme, istemin kabule değer olup olmadığına karar verir.” biçimindeki düzenleme karşısında, ilk kararı veren hâkimin olayla ilgili kanaatinin oluştuğu, görüşünün ilk hükümle belirginleştiği, yeniden yargılama aşamasında ya da bu aşamaya götürecek talebin kabule değer olup olmadığına dair vereceği kararda önceki kanaat ve görüşünün etkisi altında kalabileceği, bu nedenle adil yargılama hakkının bir uzantısı olarak olaya tamamen yabancı, farklı bir hâkimin yargılamanın yenilenmesi talebini incelemesi gerektiği cihetle, somut olayda, çekinme talebinin uygun olduğu gözetilmeden, kabulü yerine, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asliye Ceza Mahkemesinin, temyiz edilmeden kesinleşen 06/02/2014 gün ve 2013/699- 2014/56 sayılı kararı ile hırsızlık suçundan hükümlü …’ın, 09/02/2015 günlü yargılamanın yenilenmesi isteminde bulunduğu, aynı mahkemenin 11/02/2015 tarihli ek kararı ile hakimin, önceki yargılama aşamalarında hakim olarak görev yaptığından çekinme kararı verdiği ve çekinme konusunda karar verilmesi için dosyayı Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdiği ancak Ağır Ceza Mahkemesi tarafından, CMK’nın 318 maddesi kapsamında yargılamanın yenilenmesi talebinin öncelikle kendi mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle çekinme kararı hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi üzerine, Ağır Ceza Mahkemesi kararına karşı kanun yararına bozma isteminde bulunulduğu anlaşılmıştır.
5271 sayılı CMK’nın 318. maddesinde, yargılamanın yenilenmesi isteminin, hükmü veren mahkemeye sunulacağı, bu mahkemenin, istemin kabule değer olup olmadığına karar vereceği düzenlenmiş, aynı yasanın “Yargılamaya katılamayacak hakim” başlıklı 23. maddesinin 3.fıkrasında ise, yargılamanın yenilenmesi halinde, önceki yargılamada görev yapan hâkimin aynı işte görev alamayacağı hükme bağlanmıştır.
CMK’nın 289.maddesinde de, hakimlik görevini yapmaktan kanun gereğince yasaklanmış hakimin hükme katılması, kesin hukuka aykırılık halleri arasında sayılmıştır.
Hükümlü hakkında Asliye Ceza Mahkemesinin 06/02/2014 gün ve 2013/699, 2014/56 sayılı mahkumiyet hükmünde görev alan hakimin, yargılamanın yenilenmesi istemi konusunda verdiği çekinme kararının hukuka uygun olması ve Ağır Ceza mahkemesi tarafından bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, Ağır Ceza Mahkemesinden kesin olarak verilen 12/02/2015 gün ve 2015/228 D. İş sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4.fıkra (a) bendi uyarınca sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, 08/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.