Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2015/10207 E. 2015/10381 K. 13.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/10207
KARAR NO : 2015/10381
KARAR TARİHİ : 13.05.2015

Tebliğname No : KYB – 2015/129456

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Hırsızlık suçundan sanık F.. Y..’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b ve 143. maddeleri gereğince 3 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Ortaköy Asliye Ceza Mahkemesinin 10/09/2013 tarihli ve 2012/121 esas, 2013/299 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, hükümlü tarafından yapılan yargılamanın yenilenmesi talebi üzerine mahkeme hakiminin önceki hükmü veren hakim olması nedeniyle çekinmesine ilişkin aynı mahkemenin 27/06/2014 tarihli ve 2014/48 değişik iş sayılı kararına yönelik itirazın kabulüne dair Aksaray Ağır Ceza Mahkemesinin 09/07/2014 tarihli ve 2014/1058 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 08.04.2015 gün ve 2014/7756/24842 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17.04.2015 gün ve 2015/129456 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 23/3. maddesindeki “Yargılamanın yenilenmesi hâlinde önceki yargılamada görev yapan hâkim aynı işte görev alamaz” şeklindeki düzenleme ile aynı Kanun’un 318/1. maddesindeki “Yargılamanın yenilenmesi istemi, hükmü veren mahkemeye sunulur. Bu mahkeme, istemin kabule değer olup olmadığına karar verir.” şeklindeki düzenleme karşısında, ilk kararı veren mahkeme hakiminin olayla ilgili kanaatinin oluştuğu, görüşünün ilk hükümle belirginleştiği, yeniden yargılama aşamasında ya da bu aşamaya götürecek talebin kabule değer olup olmadığına dair vereceği kararda önceki kanaat ve görüşlerinin etkisi altında kalabileceği, bu sebeple adil yargılama hakkının bir uzantısı olarak olaya tamamen yabancı, farklı bir hakimin yargılamanın yenilenmesi talebini incelemesi gerektiği hususu gözetilmeden, itirazın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı CMK.nun 318. maddesinde, yargılamanın yenilenmesi isteminin, hükmü veren mahkemeye sunulacağı, bu mahkemenin, istemin kabule değer olup olmadığına karar vereceği düzenlenmiş, aynı yasanın “Yargılamaya katılamayacak hakim” başlıklı 23. maddesinin 3.fıkrasında ise, yargılamanın yenilenmesi halinde, önceki yargılamada görev yapan hâkimin aynı işte görev alamayacağı hükme bağlanmıştır.
CMK.nun 289.maddesinde de, hakimlik görevini yapmaktan kanun gereğince yasaklanmış hakimin hükme katılması, kesin hukuka aykırılık halleri arasında sayılmıştır.
Hükümlü hakkında Ortaköy Asliye Ceza Mahkemesinin 10.09.2013 gün ve 2012/121, 2013/299 sayılı mahkumiyet hükmünde görev alan hakimin, dava ile ilgili yargılama yaparak ulaştığı kanaati ilk hükümle dosyaya yansıttığı ve yargılamanın yenilenmesi isteminin kabule değer olup olmadığı yönünden yapılacak olan değerlendirmede, önceki kanaatinden etkilenebileceği dikkate alınarak, farklı bir hakim tarafından istem hakkında karar verilmesi gerekeceğinden, çekilme kararı üzerine merciince, başka bir hakimin görevlendirilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle çekilme kararının kaldırılmasına karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (AKSARAY) Ağır Ceza Mahkemesinden kesin olarak verilen 09.07.2014 gün ve 2014/1058 D.İş sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309.maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4.fıkra (a) bendi uyarınca sonraki işlemlerin merciince yerine getirilmesine, 13.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.