Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2014/789 E. 2015/1440 K. 02.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/789
KARAR NO : 2015/1440
KARAR TARİHİ : 02.02.2015

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
I- Konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan hüküm kurulurken uygulama maddesinin gösterilmemesi, mahallinde giderilebilir eksiklik olarak kabul edilip, temel cezanın belirlenmesi sırasında alt sınırdan ayrılmaya ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmiş olması nedeniyle tebliğnamedeki bozma düşüncelerine katılınmamıştır.
Dosya kapsamına göre diğer temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. Ancak;
Suça sürüklenen çocuğa CMK’nın 150/3. maddesi uyarınca, mahkemesince Baroya yazı yazılarak suça sürüklenen çocuğu savunmak üzere bir avukatın görevlendirilmesi nedeniyle, zorunlu müdafii için ödenen avukatlık ücretinin, dosyadaki bilgilerden mali olanaklardan yoksun olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuğa, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı olarak yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafii ile o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun’un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; zorunlu müdafii gideri olan 441,00 TL’nin yargılama gideri olarak suça sürüklenen çocuğa yükletilmesine ilişkin bölümün hüküm fıkrasından
çıkartılmak suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde ise;
5237 sayılı TCK’nın 36/1. maddesinde düzenlenen gönüllü vazgeçme hükmünün failin icra hareketlerini bitirme olanağı varken iradesi ile pişmanlık duyarak kendiliğinden eylemine son vermesi veya icra hareketlerini sürdürme ya da sonucu gerçekleştirme olanağı bulunduğu halde gönüllü olarak neticenin meydana gelmesini önlemesi halinde uygulanabilen bir yasa normu olduğu; somut olayda, suça sürüklenen çocuğun, müştekinin evine balkon kapısını sert bir cisimle zorlamak suretiyle açıp girmesi, mutfak ve çocuk odasında bulunan eşyaları karıştırıp dağıtması, değerli bir şey bulamadığından birşey çalmadan ayrılması biçiminde gelişen eyleminde, gönüllü olarak vazgeçtiğini gösteren herhangi bir delil bulunmadığından üzerine atılı ve sübut bulan hırsızlığa teşebbüs suçundan mahkumiyeti yerine yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle atılı suçtan olayda uygulama imkanı bulunmayan 5237 sayılı TCK’nın 36. maddesi uyarınca hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 02/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.