Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2014/5476 E. 2015/7138 K. 07.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/5476
KARAR NO : 2015/7138
KARAR TARİHİ : 07.04.2015

MAHKEMESİ : ……………. Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/2. maddesine göre tebliğin usulüne uygun olarak yapılabilmesi için, daha önce aynı adrese Kanun’un gösterdiği usullere uygun bir tebligat yapılmış olması ve muhatabın adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresinin de tespit edilememesinin gerektiği, aksi halde aynı Kanun’un 35. maddesine göre tebligat yapılmasının mümkün olmadığı, sanığın yokluğunda verilen kararın, sanığın sorgusu sırasında mahkemeye bildirdiği ancak daha önce Kanun’un gösterdiği usullere göre bir tebligat yapılmamış adresine aynı Kanun’un 35. Maddesine göre yapılan 15/03/2011 tarihli tebligat işleminin geçersiz olduğu, mahkemece yeniden usulüne uygun yapılan tebliğ üzerine sanığın verdiği 13/09/2012 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1-Sanık hakkında aynı olay nedeniyle müştekisinin ….. Safi olarak gösterildiği 11.11.2008 tarih ve 2008/19068 esas sayılı iddianame ile “konut dokunulmazlığının ihlali ve hırsızlık” suçlarından 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 142/1-d, 143, 116/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davasının açıldığı, bu davanın ….. Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/1084 Esas numarasına kaydedildiği ve …… Asliye Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonunda 13.04.2011 gün, 2008/1084 Esas ve 2011/176 Karar sayılı kararı ile sanığın hırsızlık suçundan 5237 TCK’nın 142/1-b ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile mahkumiyetine, konut dokunulmazlığının ihlâli suçundan açılan davanın ise şikayetten vazgeçme nedeniyle düşürülmesine karar verildiği hükmün temyiz edilmediğinden 20/06/2011 tarihinde kesinleştirildiği, mahkemece 01/08/2012 tarihli ek karar ile de infazın durdurulmasına ve yargılanmanın yenilenmesine karar verildiği anlaşılmakla, ….. Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/1084 Esas sayılı dava dosyası getirtilip incelenerek, sanık hakkında mükerrer dava açılıp açılmadığı kesin olarak belirlenip, mahkemenin 01/08/2012 tarihli ek kararı ile sanık hakkında yargılanmanın yenilenmesine karar verdiği de göz önünde bulundurularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Suçun işlendiği tarihte, sanığa yükletilen mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamında bulunması ve uzlaşma işleminin 5271 sayılı CMK’nın 253 ve 254. maddelerinde öngörülen yöntemin izlenmesi suretiyle yerine getirilmesinin gerekliliği karşısında, anılan Kanun hükümlerine göre sanığa ve şikayetçiye uzlaşmak isteyip istemedikleri sorulup uzlaşmanın gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Onaysız fotokopiden oluşan bir kısım soruşturma evrakının hükme dayanak yapılması suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 169/2. maddesine aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
4- Katılan ….. ile vekili Av….. arasında her hangi bir vekalet ilişkisi bulunmadığı, katılanın 08/10/2007 tarihli duruşmada 5271 sayılı CMK’nın 234/b-5. maddesi gereğince kendisine avukat atanmasını istemesi üzerine Av…. …’ın baro tarafından atanmış olduğunun anlaşılması karşısında, katılan yararına vekalet ücreti hükmolunamayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 07/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.