Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2014/38476 E. 2015/2478 K. 11.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/38476
KARAR NO : 2015/2478
KARAR TARİHİ : 11.02.2015

Tebliğname No : KYB – 2014/394966

Hırsızlık suçundan sanık N.. K..’un, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 491/3, 62, 522 ve 647 sayılı Kanun’un 4. maddeleri gereğince 1.760 yeni Türk Lirası adlı para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 647 sayılı Kanun’un 6. maddesi gereğince ertelenmesine dair Lüleburgaz 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/06/2007 tarihli ve 2005/140 Esas, 2007/248 sayılı kararına yönelik temyiz talebinin reddine ilişkin aynı Mahkemenin 25/12/2007 tarihli ve 2005/140 Esas, 2007/248 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 28/11/2014 gün ve 2014-21198/71388 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/12/2014 gün ve 2014/394966 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Lüleburgaz 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/06/2007 tarihli ve 2005/140 esas, 2007/248 sayılı kararının kesinleşmemesi nedeniyle sonraki verilen kararların yok hükmünde olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede:
Dosya kapsamına göre, sanık hakkında Lüleburgaz 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/06/2007 tarihli mahkumiyet kararma konu erteli adlî para cezasına doğrudan hükmedilmeyip, 647 sayılı Kanun’un 4. Maddesi uyarınca hapisten çevrilmekle kesin nitelikte olmadığı halde, sanık müdafiinin yasal süresi içerisindeki 03/07/2007 tarihli temyiz isteminin, Mahkemesince 25/12/2007 tarihli ek kararla, hükmün kesin olduğu şeklindeki yanılgılı değerlendirme ile reddedildiği ve red kararının temyiz edilmeden kesinleştiği anlaşılmakla, temyiz talebinin kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Yasal süresi içerisinde temyiz edilmekle birlikte, yasal olmayan gerekçeyle temyiz isteminin reddine karar verilmesiyle usulüne uygun olarak kesinleşmeyen 27.06.2007 tarihli hükümden sonraki işlemlerin hukuken geçersiz olduğu belirlenerek, temyiz isteminin reddine dair 25.12.2007 tarihli ek karara yönelik incelemede;
27.06.2007 günlü mahkumiyet kararına konu erteli ceza doğrudan adli para cezası olmayıp, 647 sayılı Yasa’nın 4. maddesi uyarınca hapisten çevrilmekle kesin nitelikte bulunmadığı halde, sanık müdafiinin yasal süresi içerisindeki 03.07.2007 tarihli temyiz isteminin, yerel mahkemece, hükmün kesin olduğu gerekçesiyle reddedildiği belirlenmekle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (LÜLEBURGAZ) 2. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen, 25.12.2007 gün ve 2005/140, 2007/248 sayılı temyiz isteminin reddine dair ek kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı mahkemenin 27.06.2007 gün ve 2005/140, 2007/248 sayılı kararına karşı sanık N.. K.. müdafiinin 03.07.2007 günlü temyiz istemi nedeniyle temyiz incelemesi yapılmak üzere tebliğname düzenlenmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 11.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.