Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2014/34425 E. 2015/747 K. 26.01.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/34425
KARAR NO : 2015/747
KARAR TARİHİ : 26.01.2015

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;
Katılan kurumun 07.01.2013 tarihli yazısında “8.700,54 TL tutarındaki kaçak elektrik faturasının 6111 sayılı Kanun uyarınca peşinatsız olarak 16.05.2011 tarihinde taksitlendirildiği vadesi geçen 8 adet ve vadesi geçmeyen 8 adet taksit bedelinin ödenmediği” bildirilmesine karşın, yazı ekindeki belgede “30.06.2011 tarihinde ödeme tarihi 30.06.2011 olan 919.50 TL bedelli ve ödeme tarihi 05.09.2011 olan 801.50 TL bedelli taksitlerin ödendiğinin” yazılı olması, bilirkişinin ise kaçak bedelini 197.36 TL olarak belirlemiş olması karşısında, öncelikle katılan kurumun 07.01.2013 tarihli yazısı ile ekindeki belge arasındaki çelişki giderilip bilirkişi tarafından belirlenen kaçak bedelinin sanık tarafından ödenip ödenmediği araştırılarak ödendiğinin belirlenmesi halinde sanık hakkında 6352 sayılı Yasa’nın geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi, ödenmediğinin belirlenmesi halinde ise 02.07.2012 tarihinde kabul edilip 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı “Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkındaki” Kanun’un geçici 2. maddesinin 1. ve 2. fıkrası hükümleri birlikte ele alınıp değerlendirildiğinde, “yapılan değişiklikle amaçlananın bu kapsam dâhilindeki suçlar bakımından kurum zararının ödenmesi halinde, olayın sanık ya da sanıkları hakkında ceza verilmesine yer olmadığı karar verilerek işin esasına girilmesinin önlenmesi ” olduğu değerlendirilip, anılan Kanun’un geçici 2. maddesi gereğince; sanığa, “şikâyetçi kurumun bilirkişi tarafından tespit edilen vergi ve cezalardan arındırılmış gerçek zararını gidermesi halinde hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kararı verileceği” hususunda bildirimde bulunulduktan sonra yasal sürenin geçmesi nedeni ile sanığa makul bir süre de tanınıp bu süre beklenilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininin gerekli olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 26.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.