YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/34036
KARAR NO : 2017/5348
KARAR TARİHİ : 10.05.2017
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
I-) Mağdurun yöneticisi olduğu şirkete ait kamyonun şirkette şoför olarak çalışan temyiz dışı sanık …’a teslim edilerek sorumluluğunun verildiği, sanık …’ın kamyonun deposundan hortum ile mazot çekerek sanık …’e 120,00-TL karşılığında sattığı, sanık …’in diğer sanık … ile ortak suç işleme iradesiyle başından itibaren suça iştirak ettiğinin anlaşıldığı olayda, sanık …’in eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 155/2. maddesindeki güveni kötüye kullanma suçuna iştirak suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek aynı Kanun’un 165/1. maddesi uyarınca sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi,
II-) Kabule göre de;
1- İddianamede yer almadığı halde, ek savunma hakkı verilmeden sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 165/1. maddesinin uygulanması suretiyle, 5271 sayılı CMK’nın 226. maddesine aykırı davranılması,
2- Etkin pişmanlık hükümleri 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesinde sayılan sınırlı sayıdaki suçlar hakkında uygulanabilir olup, anılan maddede belirtilmeyen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçu bakımından etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesi uygulanarak eksik ceza tayini,
3- Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 165/1 maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken, maddede öngörülen hapis cezası alt sınırdan belirlendiği halde, ayrıca gerekçe gösterilmeden hapis cezası ile birlikte öngörülen adli para cezasının alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 10/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.