YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/28880
KARAR NO : 2015/4868
KARAR TARİHİ : 09.03.2015
Tebliğname No : 2 – 2013/396647
MAHKEMESİ : Sandıklı Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/05/2011
NUMARASI : 2010/128 (E) ve 2011/272 (K)
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, suç eşyasını satın alma veya kabul etme
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Suça sürüklenen çocuk F.. A.. müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 165. maddesi uyarınca adli para cezası ile birlikte 3 ay 10 gün hapis cezasına da hükmolunduğu ve hapis cezasının adli para cezasına çevrildiği ve bu itibarla kararın temyizi kabil nitelikte olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2- Suça sürüklenen çocuk R.. G.. müdafiinin mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre hükmün; 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun’a eklenen geçici 2. maddede, Bölge Adliye Mahkemeleri faaliyete geçinceye kadar hapis cezasından verilenler hariç olmak üzere sonuç olarak belirlenen üçbin Türk Lirası dahil adli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükümlerine karşı temyiz yasa yoluna başvurulamayacağı öngörülmekle, hüküm tarihine göre temyizi mümkün olmadığından suça sürüklenen çocuk müdafinin temyiz isteminin 1412 sayılı Kanun’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
3- Suça sürüklenen çocuk R.. G.. müdafiinin hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan açıklanan hükümde, önceki hükümden farklı olarak, kısa süreli hapis cezası seçenek yaptırıma çevrilmişse de, suça sürüklenen çoçuğun suç tarihinden önce hapis cezasıyla mahkum edilmemiş olması nedeniyle hükmolunan kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasındaki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinde yasal zorunluluk bulunduğundan bu husus bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanması için 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 1. fıkrası uyarınca duruşma açılarak ve oluşan yeni durum karşısında, duruşma açıldığından ve yargılamaya devam olunduğundan sanık ile varsa katılan haberdar edilip, hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlediğinin ya da denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yasal ve geçerli bir mazereti bulunmadığı halde yerine getirmediğinin yapılan duruşma sonunda tespiti halinde, 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 11. fıkrası gereğince hüküm ilk şekliyle açıklanır. Bu iki halin gerçekleştiğinin saptanması durumunda, mahkemece yapılacak işlem, önceden verilen ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına konu olması nedeniyle hukuki varlık kazanmayan hükmün açıklanmasından ibarettir. Bu iki koşuldan birine aykırılık nedeniyle hükmün açıklanması halinde mahkemece uygulanmasında yasal zorunluluk bulunduğu halde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi nedeniyle 5560 sayılı Kanun’un 23. maddesi ile CMK’nın 231. maddesine eklenen 7. fıkra gereğince uygulanamayan yasal hükümler hariç olmak üzere, önceki hükümde bir değişiklik yapılamayacaktır. Açıklanan bu hükümdeki hukuka aykırılıklar ise temyiz ya da kanun yararına bozma yoluyla Yargıtayca yapılacak inceleme sonucunda giderilebilecektir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlediği anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkındaki geri bırakılan hükmün aynen açıklanması gerekirken, önceki hükümden farklı olarak 5237 sayılı TCK’nın 62. maddesinin uygulanmaması suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 231/1 . maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk R.. G.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 09/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.