Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2014/2177 E. 2015/2041 K. 09.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2177
KARAR NO : 2015/2041
KARAR TARİHİ : 09.02.2015

Tebliğname No : 2 – 2012/289326
MAHKEMESİ : Gebze 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 05/09/2012
NUMARASI : 2010/233 (E) ve 2012/2033 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5395 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile 5237 sayılı TCK’nın 31. maddesi birlikte yorumlandığında, suç tarihi itibariyle 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında 5395 sayılı Kanun’un 35/1.maddesi uyarınca sosyal inceleme raporunun aldırılması veya aynı Kanun’un 35/3.maddesine göre sosyal inceleme yaptırılmamasının gerekçesinin kararda gösterilmesi, yasal zorunluluk olmadığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine katılınmamıştır.
Dosya kapsamına göre diğer temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Mağdurun 08.01.2010 tarihli kolluk ifadesinde davaya konu hırsızlık olayının 15.00-17.00 saatleri arasında meydana geldiğini ifade etmesi, suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı hırsızlık suçunu birlikte işlediği, dosyası ayrılan yaşı büyük B.A aynı tarihli kolluk ifadesinde ise hırsızlık suçunu saat 02:00 sıralarında işlediklerini belirtmesi, buna karşılık suça sürüklenen çocuğun aşamalardaki ifadelerinde suçun saatine ilişkin bir beyanının bulunmaması karşısında, suça sürüklenen çocuğun bu konuda ifadesi alınarak, B.A kendisiyle ilgili dava dosyasından soruşturma ve kovuşturma aşamasında vermiş olduğu ifadelerinin onaylı örnekleri getirtilip, gerektiğinde tanık sıfatıyla işbu davada dinlenerek, müştekinin de bu konudaki beyanına başvurulmak suretiyle suçun vaktine ilişkin çelişkiler giderildikten sonra sonucuna göre, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- 08.01.2010 tarihli tutanağa göre şüphe üzerine yakalanan suça sürüklenen çocuk ve Bahattin’in üzerlerinden çıkan bozuk parayı çaldıkları yeri söylemek suretiyle mağdura iadesini sağlamış olmaları ve mağdurun duruşmadaki ifadesinde parasını geri aldığı ifade etmesi karşısında, suça konu paranın tamamının hangi aşamada kendisine iade edildiği mağdurdan sorularak, soruşturma aşamasında iade edildiği anlaşıldığı takdirde suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin, yine soruşturma aşamasında gerçekleşen kısmi iade nedeniyle müştekiden TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanmasına muafakatı olup olmadığı sorularak sonucuna göre TCK’nın 168/1-4 maddesinin uygulanma olanağının tartışılması gerketiğinin gözetilmemesi,
3- 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4. maddesi uyarınca suç tarihi itibariyle 18 yaşını tamamlamayan suça sürüklenen çocuk hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinde, hapse çevrilemeyeceği ancak aynı maddenin 11. fıkrasına göre işlem yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 09/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.