Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2014/2175 E. 2015/10949 K. 27.05.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2175
KARAR NO : 2015/10949
KARAR TARİHİ : 27.05.2015

Tebliğname No : 2 – 2012/286724
MAHKEMESİ : Bakırköy 7. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 30/05/2012
NUMARASI : 2010/297 (E) ve 2012/533 (K)
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
I-) Sanık B.. K.. hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık B.. K..’ nın katılan şirkete ait zararı gidermediğinin anlaşılması karşısında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK’nın 231/6-c maddesinde gösterilen, “Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi” nesnel (objektif) koşulunun bulunmaması nedeniyle, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluklarının kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ise mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağı gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanığın; aynı Kanun’un 53/1-c. maddesinde yazılı haklardan koşullu salıverme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi;
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK’nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53/1-c maddesinde öngörülen velayet hakkındana vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca kendi altsoyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye; diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ise mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanması yazılmak suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-) Sanık B.. K.. hakkında hırsızlık suçundan ve sanık B.. Y.. hakkında mala zarar verme ve hırsızlık suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık B.. Y..’a ait adli sicil kaydından sabıkalı olduğunun anlaşılması karşısında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK’nın 231/6-a. maddesinde gösterilen, “kasıtlı suçtan mahkum olmama” nesnel (objektif) koşulunun bulunmaması nedeniyle, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-) Başka suçtan aynı yer cezaevinde tutuklu olarak bulunan sanık B.. Y..’ın hükmün tefhim olunduğu oturumda hazır edilmeden, yokluğunda yargılama yapılarak hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 196. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
2-) Sanıklar hakkında TCK’nın 142/1-b maddesi uyarınca hükmolunan 2 yıl hapis cezasının aynı Kanun’un 35. maddesi uyarınca 3/4 oranında indirilmesi sırasında hesap hatası sonucu 6 ay hapis cezası yerine 8 ay hapis cezasına karar verilmesi,
3-) Sanık B.. K..’nın adli sicil kaydında sabıkasız olduğunun ve hırsızlık eyleminin teşebbüs aşamasında kaldığının anlaşılması karşısında; hükümden önce 08/02/2008 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun’un 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca ve bu maddenin 6. fıkrası 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanun’un 7. maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; hırsızlık suçundan hükmolunan cezanın tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4-) 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluklarının kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ise mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağı gözetilmeden, anılan hakların yönelik olduğu kişiler bakımından bir ayrım yapılmadan, sanıkların; aynı Kanun’un 53/1-c. maddesinde yazılı haklardan koşullu salıverme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi;
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, 27.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.