Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2014/17596 E. 2015/20577 K. 12.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/17596
KARAR NO : 2015/20577
KARAR TARİHİ : 12.11.2015

Tebliğname No : 2 – 2013/98490

İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Kütahya 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 28/02/2013
NUMARASI : 2012/811 (E) ve 2013/171 (K)
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezasının miktar ve türüne göre hükmün; 14/04/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun’a eklenen geçici 2. madde uyarınca hüküm tarihi itibariyle temyizi mümkün olmadığından, temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE,
Suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Dosya kapsamına göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan mahkumiyet hükmü kurulurken, Çocuk Koruma Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmelik’in 20/1-7. maddesi ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 35. maddesi uyarınca; fiil işlendiği sırada 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işledikleri fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılmasının zorunlu olduğu gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Suça sürüklenen çocukların suça konu aküyü sakladıkları yerin tanık tarafından görülmesi üzerine olay yerine gelen kolluğun bir süre orada bekledikleri, bir süre sonra suça sürüklenen çocukların akünün bulunduğu yere gelerek yakalanmaları ve suçu ikrar ederek aküyü çaldıkları yeri göstermeleri şeklinde gerçekleşen olayda üzerlerine atılı hırsızlık suçunun tamamlandığı gözetilmeden haklarında TCK’nın 35. maddesinin uygulanması
3- Suça sürüklenen çocukların yakalandıklarında, aküyü çaldıkları yeri göstermek suretiyle müştekinin başvurusu olmadan iadeyi sağladıklarının anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulurken, TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
4- 5275 sayılı CGİK’nın 106/4.maddesi uyarınca çocuklar hakkında hükmedilen hapisten çevrilen adli para cezalarının ödenmemesi halinde bu cezaların hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,
5- 5271 sayılı CMK’nın 150/2. maddesi uyarınca, suça sürüklenen çocuğu savunmak üzere bir avukatın görevlendirilmesi nedeniyle, zorunlu müdafii için ödenen avukatlık ücretinin, dosyadaki bilgilerden mali olanaklardan yoksun olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuğa, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı şekilde yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca yeni hüküm kurulurken bozma öncesi hükmolunan yaptırımın (cezanın) ve sonuçlarının ağırlaştırılamayacağı kuralının gözetilmesine, 12/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.