Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2014/13561 E. 2015/1543 K. 03.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/13561
KARAR NO : 2015/1543
KARAR TARİHİ : 03.02.2015

MAHKEMESİ : . Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma, mühür bozma

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
6352 sayılı Yasa’nın geçici 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25.07.2012 tarihli iade kararı sadece elektrik enerjisi hırsızlığı suçundan kurulan hükümle ilgili olup daha önce mühür bozma suçundan kurulan hüküm ile bu hükme karşı yapılan temyiz başvuruları geçerli olduğundan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının iade kararından sonra mühür bozma suçundan kurulan hüküm hukuken geçersiz olup sanık müdafiinin mühür bozma suçundan 27.03.2012 tarihinde verilen, sanık ve müdafiinin karşılıksız yararlanma suçundan 17.01.2013 tarihinde verilen kararlara yönelik temyizleri üzerine yapılan incelemede;
I-Sanık hakkında mühür bozma suçundan 27.03.2012 tarihinde verilen hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Mahkemenin mühür bozma suçunun sabit olduğuna ilişkin gerekçeleri, oluşa ve dosya içeriğine uygun olduğundan, tebliğnamedeki bu husustaki bozma düşüncesine katılınmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
5237 sayılı TCK’nın 51/7. maddesinde hapis cezasına mahkum olan ve bu cezası ertelenen hükümlünün, denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde, ertelenen cezasının kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilip verilmeyeceğine ilişkin değerlendirmenin, deneme devresi içinde işlenen ikinci suç kesinleştikten sonra aynen infazına karar verilen ilama ait dosya üzerinde yapılması gerektiğinden, dosyasına ihbarda
bulunulmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, erteli mahkumiyetin 5237 sayılı TCK’nın 51.maddesi uyarınca yarısına tekabül eden 3 ay 22 günlük kısmının infazına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK’nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılık aynı Kanun’un 322.maddesi gereğince yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün erteli cezanın 5237 sayılı TCK’nın 51/7. maddesi uyarınca infazına ilişkin bölümünün çıkarılarak, “Karar kesinleştiğinde Sincan 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/07/2009 tarih ve 105-593 sayılı erteli ilamının aynen infazı konusunda dosyası üzerinde bir değerlendirme yapılması için mahkemesine yazı yazılmasına” karar verilmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık hakkında karşılıksız yararlanma suçundan 17.01.2013 tarihinde verilen hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
1-6352 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesi gereğince katılan kurumun zararını gidermesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, katılan kurumun ödeme yapılmadığına ilişkin yazısının aynı Kanun’da belirtilen altı aylık süre dolmadan, 14.08.2012 tarihli olması, 10.03.2011 tarihli tutanak nedeniyle ödeme yapılıp yapılmadığının sorulmadığının anlaşılması, sanığın savunmasında, “Kendisinden sonra işyerini devralan şahsın borçları taksitlendirerek ödediği, 2.714 TL ödeme yaptığını…” bildirerek makbuz sunması karşısında; katılan kurumdan 10.03.2011 tarihli tutanak nedeniyle ödeme yapılıp yapılmadığı sorulup, katılan kurumun cezasız ve vergisiz gerçek zararı bilirkişiye hesaplattırılıp, ödenen miktarın bilirkişinin hesapladığı miktarı karşılaması halinde sanık hakkında ödeme nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi, karşılamaması ya da ödeme yapılmadığının bildirilmesi halinde ise “Sanığa, varsa ödenen miktar, bilirkişinin hesapladığı kurum zararından düşüldükten sonra kalan zararı, ödeme yoksa bilirkişinin hesapladığı zararı gidermesi durumunda 6352 sayılı Kanun’un
geçici 2. maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine” ilişkin bildirimde bulunularak ve ödemesi için makul bir süre verilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde cezalandırılmasına karar verilmesi,
2-5237 sayılı TCK’nın 51/7. maddesinde hapis cezasına mahkum olan ve bu cezası ertelenen hükümlünün, denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde, ertelenen cezasının kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilip verilmeyeceğine ilişkin değerlendirmenin, deneme devresi içinde işlenen ikinci suç kesinleştikten sonra aynen infazına karar verilen ilama ait dosya üzerinde yapılması gerektiğinden, dosyasına ihbarda bulunulmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, erteli mahkumiyetin 5237 sayılı TCK’nın 51.maddesi uyarınca yarısına tekabül eden 3 ay 22 günlük kısmının infazına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 03/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.