YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/10798
KARAR NO : 2015/13978
KARAR TARİHİ : 06.07.2015
MAHKEMESİ : … Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Mağdurun yargılama aşamasında alınan beyanında, sanığa herhangi bir borcunun olmadığını belirttiğini ve dosya içerisinde bulunan 30/04/2011 tarihli sanık tarafından imzalanmış dilekçede sanığın işten ayrılırken mağdurdan herhangi bir alacağının olmadığına dair beyanda bulunduğunun anlaşılması karşısında, tebliğnamenin (2-a) nolu bozma düşüncesine katılınmamış; dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- 19/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun’un 6.maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK’nın 142.maddesine eklenen 4.fıkra gereğince hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun işlenmesi halinde, bu suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesi için şikayet aranmayacağı gibi 5918 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nın 253/3. maddesine eklenen “uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmesi halinde uzlaşma hükümleri uygulanmaz” cümlesi gereği 09/07/2009 tarihinden sonra hırsızlık suçu ile birlikte işlenen işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun uzlaşma kapsamında kalmayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Mağdurun sabah saat 08.00 sıralarında işyerine geldiğinde hırsızlık olayı olduğunu anladığı, sanığın soruşturma aşamasında alınan savunmasında saat 21.00 sıralarında, yargılama aşamasında alınan savunmalarında ise saat 19.00 – 20.00 sıralarında işyerine girdiğini beyan ettiği, UYAP’tan alınan güneşin doğuş ve batış çizelgesine göre 28/03/2011 tarihinde başlayıp 30/10/2011 tarihinde sona eren yaz saati uygulaması da dikkate alındığında, suç tarihinde güneşin batış saatinin 20.27 olduğu ve gece vaktinin 21.27’de başladığının anlaşılması karşısında, hırsızlık suçunun gece vakti işlendiğine ilişkin kanıtlar denetime olanak verecek biçimde karar yerinde gösterilip tartışılmadan, ayrıca mahkemece hükmün gerekçe bölümünde hırsızlık suçunun gündüz sayılan saat 21.00 sıralarında işlendiği kabul edildiği halde, sanık hakkında hırsızlık suçundan hükmolunan cezanın 5237 sayılı TCK’nın 143/1. maddesiyle artırılması suretiyle fazla cezaya hükmolunması,
3- Sanığın yakalandıktan sonra, suça konu eşyaları sakladığı yerden alıp müştekiye teslim ettiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerini düzenleyen 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, “…sanığın mağdura ait malzemeleri polis tutanağı ile teslim etmiş olduğu bu nedenle sanığın pişmanlık göstererek mağdura ait malzemeleri teslim ettiğinden bahsedilemeyeceği..” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın, o yer Cumhuriyet savcısı ve üst Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 06/07/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.