YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/29198
KARAR NO : 2015/345
KARAR TARİHİ : 20.01.2015
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I-Sanık … hakkında kurulan hükme yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Dosya kapsamına göre; olay tarihinde katılanın asfalta kilitleyerek bıraktığı römorkunun kilidinin kırılarak çalınması şeklinde gerçekleşen eylemin 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekirken, “kullanım gereği açıkta bırakılan eşya üzerinde hırsızlık” olarak kabul edilmek suretiyle aynı Yasa’nın 142/1-e maddesi ile uygulama yapılması, ceza miktarlarının aynı olması nedeniyle sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan duruşmaya toplanan delillere mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun oluşan kanaat ve takdirine göre diğer itirazlar yerinde görülmemiştir, ancak;
Daha ağır cezayı içeren Bucak Asliye Ceza Mahkemesinin 25/09/2006 tarihli 422-224 sayılı kararının tekerrüre esas alınması gerekirken, bu karar ile birlikte Bucak Asliye Ceza Mahkemesinin 14/05/2003 tarihli 220-154 sayılı kararının mükerrirliğe esas alınması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun’un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında Bucak Asliye Ceza Mahkemesinin 25/09/2006 tarihli 422-224 sayılı kararın mükerrirliğe esas alınmasına karar verilmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık … hakkında kurulan hükme yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
1-Dosya kapsamına göre; olay tarihinde katılanın asfalta kilitleyerek bıraktığı römorkunun kilidinin kırılarak çalınması şeklinde gerçekleşen eylemin 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerekirken, “kullanım gereği açıkta bırakılan eşya üzerinde hırsızlık” olarak kabul edilmek suretiyle aynı Yasa’nın 142/1-e maddesi ile uygulama yapılması,
2-Dosya kapsamına göre; gerek alınan ifade içerikleri gerekse telefon görüşme kayıtları itibariyle, sanık …’un olay yerine gittiğine ilişkin sanık…’ın Cumhuriyet savcılığı huzurunda alınan ifadesi dışında başka bir delil bulunmadığı ancak telefon görüşme içerikleri itibariyle ve sanıklar … ile …’un müdafii huzurunda alınan kolluk ifadeleri uyarınca sanık …’un diğer sanıkların çaldıkları römorku önce sakladığı sonrasında da içindeki müştekiye ait mutfak malzemelerini alıp terk ettiği anlaşıldığından, sanık …’un diğer sanıklarla önceden anlaşmaları uyarınca suça konu eşyaları saklamak suretiyle hırsızlık suçuna yardım eden olarak iştirak ettiği gözetilerek hakkında TCK’nın 39/2-c. maddesinin uygulanması gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde uygulama yapılarak fazla ceza tayini,
3-Kabule göre de; sanık hakkında iddianamede 5237 sayılı TCK’nın 39. maddesinin uygulanmasının istenilmesine karşı ek savunma hakkı verilmeden, aynı Yasa’nın 37/1. maddesinin uygulanması suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 226. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı BOZULMASINA, 20/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.