Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2010/20978 E. 2010/23236 K. 12.07.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2010/20978
KARAR NO : 2010/23236
KARAR TARİHİ : 12.07.2010

MAHKEMESİ :… Ceza Mahkemesi

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıklar hakkındaki hükmün tür ve niteliğine göre, sanıklar müdafii ve katılanlar … ve … … vekilinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteklerinin 1412 sayılı CMUK. 318. maddesi gereğince reddine karar verilerek duruşmasız olarak yapılan inceleme de;
A)-Sanık …’a atılı tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu demiryolu üzerinde kazaya neden olmak suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu 765 sayılı TCK.nun 102/4. maddesine göre hesaplanan beş yıllık zamanaşımının sanığın sorgusunun yapıldığı 13.10.2004 tarihi ve inceleme tarihi arasında gerçekleştiği anlaşılmakla, hükmün BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK.nun 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak bu sanık hakkındaki kamu davasının 5271 Sayılı CMK.nun 223/8. maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
B)- Sanıklar … ve … hakkında kurulan hükümlere temyiz istemlerinin incelenmesinde:

Suçtan zarar gören ve 19.10.2004 tarihli dilekçesiyle kendi adına davaya katılma talebinde bulunan Avukat …’ın bu talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi, karar kendisi tarafından temyiz edilmediğinden bozma nedeni yapılmamış ve dosya içeriğine göre, sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1)-Birbirleri hakkında belirlenecek kusur oranı diğerinin kusurunu da etkileyeceğinden, aralarında menfaat çatışması bulunan sanıkların davada aynı müdafiiler (Avukat … …, Avukat … … ve Avukat … …) tarafından temsil edilmesi suretiyle,5271 Sayılı CMK’nun 152 ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 38/b maddelerine aykırı davranılması,
2)-Lehlerine maktu vekalet ücretine hükmolunan katılanların ad ve soyadlarının kararda yazılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3)-Suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen …’nün sanıklar hakkında açılan kamu davasına katılma hakkı bulunmadığı gözetilmeden davaya katılmasına karar verilmesi ve lehine maktu vekalet ücretine hükmolunması,
4)-Katılan … ( kendi adına asaleten … ve … … … adına velayeten) vekili Avukat … …’ün 28.01.2005 tarihli dilekçesiyle katılmadan vazgeçmesi nedeniyle 5271 Sayılı CMK.nun 243. maddesi uyarınca katılma hükümsüz kaldığı halde, gerekçeli karar başlığında katılan olarak gösterilmesi ve lehine maktu vekalet ücretine hükmolunması,
5)-Kovuşturma aşamasında 13.10.2004 tarihli celsede alınan ifadesinde, sanıklardan şikayetçi olmadığını beyan eden mağdur …’in kamu davasına katılma hakkı bulunmadığı gözetilmeden 07.07.2006 tarihli celsede davaya katılmasına karar verilmesi ve lehine maktu vekalet ücreti hükmolunması,
6)-10.11.2004 tarihli celsede davaya katılmalarına karar verilen Katılanlar; …, … …, … …, … …, …, …, … ve … ile 04.03.2005 tarihli celsede davaya katılmalarına karar verilen … … ve … …’un gerekçeli karar başlığında katılan olarak gösterilmemeleri,
7)-Mağdur … Eskişehir … Ceza Mahkemesi’nde alınan 29.12.2004 tarihli ifadesinde, sanıklardan şikayetçi olmadığını beyan ettiği, kamu davasına katılma istemi bulunmadığı ve davaya katılmasına karar verilmediği halde gerekçeli karar başlığında katılan olarak gösterilmesi,

8)-Olayda ölen …’ün (… Oğlu, 1970 doğumlu) gerekçeli karar başlığında şikayetçi olarak gösterilmesi,
9)-Sanıklar müdafii avukat … … 20.11.2007 tarihli dilekçesinde ve 01.02.2008 tarihli celsede müvekkilleri lehine olan tüm hükümlerin uygulanmasını talep ettiği halde, sanıklar … ve … hakkında 647 sayılı Kanunun 5. maddesinin taksitlendirmeye ilişkin hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda herhangi bir karar verilmemesi,
10)-Gerekçeli karar başlığında, suçun işlendiği yerin yazılmaması suretiyle 5271 Sayılı CMK’nın 232/2-c maddesine aykırı davranılması,
11)-Sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinin mahkum olan sanıklar … ve …’den ayrı ayrı tahsiline karar verilmesi gerekirken müştereken tahsiline karar verilmesi,
12)-Hükümden sonra 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı … yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasa’nın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 231. maddesi uyarınca; sanık … hakkında hükmolunan cezaların tür ve süresine göre bu sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar … ve … müdafiileri, Katılanlar … ve … … vekili, katılanlar …, … ve … vekili, katılanlar …, … ve … vekili, katılanlar Alaeddin Candan ve … vekili ve Katılanlar … (kendi adına asaleten … ve … adına vesayeten) , … …, …, …, … vekilleri’nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 12.07.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.