YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2009/42564
KARAR NO : 2010/4574
KARAR TARİHİ : 17.02.2010
Eşe karşı kasten yaralama, kötü muamele suçlarından sanık …’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/2-3a, 232/1, 62/1. maddeleri uyarınca 5 … ve 1 … 20 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, kısa süreli hapis cezalarının aynı Kanun’un 50/1-d maddesi gereğince 5 … ve 5 … süre ile kahve ve kahve sayılan yerler ile içkili lokantalara gitmekten yasaklanması tedbirine çevrilmesine dair Ermenek Sulh Ceza Mahkemesinin 19/02/2009 tarihli ve 2008/227 esas, 2009/24 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 03/09/2009 gün ve 2009/10534/49277 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28/09/2009 gün ve 2009/209945 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
1-Dosya kapsamına göre, mağdurun basit tıbbi müdahele ile giderilebilecek biçimde yaralanmış olması karşısında yalnız kötü muameleden hüküm kurulması gerekirken ayrıca yaralamadan da hüküm kurulmasında,
2-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlar” başlıklı 50/1-d maddesinde “Kısa süreli hapis cezası, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama süresinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlemesindeki özelliklere göre; mahkûm olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle, belirli yerlere gitmekten veya belirli etkinlikleri yapmaktan yasaklanmaya, çevrilebilir “ hükmünün yer aldığı, sanığa tayin edilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın seçenek yaptırıma çevrilirken, cezanın bir katından anlaşılması gerekenin cezanın kendisi olduğu gözetilmeden, cezasının 1 … 20 gün yerine, yazılı şekilde 5 … süre ile kahve ve kahve sayılan yerler ile içkili lokantalara gitmekten yasaklanması tedbirine çevrilmesine karar verilmesinde,
İsabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Sanık hakkında, 18.10.2008 günü işlediği eşini kasten yaralama ve bundan önceki tarihlerde de yaralama eylemlerinde bulunduğu yönündeki mağdurenin hazırlık beyanı ile daha önce 4320 sayılı yasa hükümlerine göre sanık hakkında tedbir talebinde bulunulması nedeniyle kötü muamele suçlarından açılan kamu davasında, sanığın, 18.01.2008 günlü eyleminden dolayı kasten yaralama suçundan, mağdurenin 18.10.2008 tarihli hazırlık ifadesinde belirttiği hususlar değerlendirilerek kötü muamele suçundan ayrı ayrı hüküm kurulmasında isabetsizlik görülmediğinden, (ERMENEK) Sulh Ceza Mahkemesinin 19.02.2009 gün ve 2008/227, 2009/24 sayılı kararına yönelik (1) no’lu kanun yararına bozma isteminin REDDİNE,
2-(2) no’lu kanun yararına bozma istemine gelince;
5237 sayılı Yasanın 50.maddesinin 1.fıkra (d)bendinde mahkum olunan hapis cezasının, yarısından bir katına kadar süreyle belirli yerlere gitmekten veya belirli etkinlikleri yapmaktan yasaklanmaya çevrilebileceği öngörüldüğü halde kötü muamele suçundan hükmolunan 1 … 20 gün hapis cezası seçenek yaptırıma çevrilirken, tedbir süresinin 5 … olarak belirlenmesi karşısında (2) no’lu kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (ERMENEK) Sulh Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen, 19.02.2009 gün ve 2008/227, 2009/24 sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309.maddesinin 4.fıkrasının (d) bendi uyarınca BOZULMASINA, sanık hakkında kötü muamele suçundan hükmolunan 1 … 20 gün hapis cezasının, 5237 sayılı yasanın 50. maddesinin 1.fıkra (d) bendi uyarınca, mahkemenin takdiri gözetilerek, “1 … 20 gün süreyle kahve ve kahve sayılan yerler ile içkili lokantalara gitmekten yasaklanması” seçenek yaptırımına çevrilmesine, infazın bu tedbir üzerinden yapılmasına, hükmün diğer kısımlarının aynen korunmasına, 17.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.