YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2009/354
KARAR NO : 2010/471
KARAR TARİHİ : 20.01.2010
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten Yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığa atılı kasten yaralama suçu nedeniyle maddi bir zararın meydana geldiğine dair bir tespitin bulunmaması ve manevi zararın da belirlenebilir bir zarar olmadığı da gözetilmeden, zararın giderilmemesi şeklindeki yetersiz gerekçeyle 5271 Sayılı CMK.nun 231.maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı ise de; Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan, 5271 sayılı CYY’nın 231/6.maddesinin (a) bendinde yazılı “kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunma” nesnel koşulunun bulunmaması nedeniyle, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede ;
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun oluşan kanaat ve takdirine göre, sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Sanık hakkında hükmolunan hürriyeti bağlayıcı cezanın, 5237 Sayılı TCK.nun 51.maddesi uyarınca ertelenmesine yer olmadığına karar verilirken, daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilip edilmediği ile suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemeye kanaat gelip gelmediği hususlarının değerlendirilmesi gerektiği ve geçmişteki para cezasından ibaret sabıkasının da ertelemeye engel teşkil etmediği gözetilmeden, sanığın geçmiş hali ile cezanın ertelenmesi halinde tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede olumlu kanaat oluşmadığı şeklindeki yasal olmayan gerekçe ile TCK.nun 51.maddesi uyarınca hükmolunan cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
2-5237 Sayılı TCK.nun 58.maddesinin 5.fıkrası uyarınca, fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, sanığın onsekiz yaşını doldurmadan işlediği ve bu nedenle hakkında 765 Sayılı TCK.nun 55/3.maddesinin uygulandığı ilamlar esas alınarak sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi,
3-Kabule göre de; Sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına esas olarak adli sicil kaydında yer alan en ağır cezayı içeren ilamın esas alınması gerektiği gözetilmeden iki ilamın birlikte tekerrüre esas alınması suretiyle infazda tereddüde sebebiyet verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.