Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2009/34163 E. 2010/26695 K. 28.09.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2009/34163
KARAR NO : 2010/26695
KARAR TARİHİ : 28.09.2010

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten Yaralama, Hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
I-Sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün sanık müdafii tarafından temyizi üzerine yapılan incelenmesinde;
Kasten yaralama suçundan hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre hükmün; 21.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 Sayılı Kanunun 3-B maddesi ile değişik 1412 Sayılı CMUK’nun 305/1.maddesi gereğince hüküm tarihi itibariyle temyizi mümkün olmadığından sanık müdafiinin temyiz isteğinin aynı kanunun 317.maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
II-Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün sanık tarafından temyizi üzerine yapılan incelenmesinde;
1-5237 sayılı TCK.nun 129/1. maddesinde; hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi halinde, verilecek cezanın üçte birine kadar indirilebileceği gibi ceza vermekten de vazgeçebileceğinin düzenlemesi karşısında, ceza vermekten vazgeçilmesi halinde hükmün sonuçları itibariyle 5237 sayılı TCK.nun 129/1. maddesinin 765 sayılı TCK.nun 485/1. maddesinden daha lehe bir düzenleme olduğu gözetilmeden ve 5237 sayılı TCK’nun 129/1. maddesi yönünden bir değerlendirme yapılmaksızın lehe olduğu gerekçesiyle sanık hakkında 765 sayılı TCK.nun uygulanması,
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/ 11-250 2009/13 sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde nazara alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı, olayda katılanın bir maddi tazminat istemi bulunmadığı gibi dosyaya yansıyan bir zararının da belirlenemediği halde, “katılanın zararları giderilmediğinden” biçimindeki, 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının a, b ve c bentlerinde belirtilen gerekçeleri içermediği için yasal ve dosya içeriğine de uygun olmayan gerekçeyle sanık hakkında aynı kanunun 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 28/09/2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.