Yargıtay Kararı 2. Ceza Dairesi 2009/1431 E. 2010/2413 K. 02.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 2. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2009/1431
KARAR NO : 2010/2413
KARAR TARİHİ : 02.02.2010

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan 5271 sayılı CMK.’nun 231/6.maddesinin (a) bendinde yazılı “kasıtlı bir suçtan mahkum olmama” koşulunun bulunmaması nedeniyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
Tekerrüre esas alınan Ankara 20. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.10.2005 gün, 2004/552 esas sayılı ilamı ile hükmolunan hapis cezasının 647 sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesi nedeniyle temyizi kabil olduğu anlaşılmakla; tebliğnamedeki bozma düşüncesine katılınmamıştır.
Daha ağır cezayı içeren ve onaylı sureti dosya içerisinde bulunan Ankara 19. Asliye Ceza Mahkemesine ait 08.05.2006 gün, 2004/793 esas sayılı ilamının tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi karşı temyiz bulunmadığından, sanık hakkında 5237 Sayılı TCK.nun 53. maddesinin 1. fıkrasındaki hak yoksunluklarının uygulanması hususunda bir karar verilmemesi, anılan madde ve fıkrada belirtilen hak yoksunluklarının uygulanması hapis cezasına mahkumiyetinin kanuni sonucu olup infaz aşamasında gözetilmesi mümkün olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Sanığa ait UYAP üzerinden alınan nüfus kayıt örneği ve adli sicil kaydının onaylanmaksızın hükme esas alınması,
2-Başka bir suçtan yargı çevresi dışındaki bir cezaevinde tutuklu olan sanığın talimat yoluyla ifadesi alınırken, sorgusundan önce ifadesini esas mahkemesinde vermek isteyip istemediği sorulmadan sorgusu yapılarak CMK’ nın 196/2. maddesine aykırı davranılması ve esas mahkemesindeki duruşmaya katılma istemi konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 02/02/2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.