Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2018/851 E. 2019/2330 K. 08.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/851
KARAR NO : 2019/2330
KARAR TARİHİ : 08.04.2019

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –
Davacı vekili, davalının davacıdan ürün satın aldığını, satılan ürünler için bir adet fatura düzenlendiğini, ürün bedellerinin ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yetki itirazıyla birlikte davalının davacıdan hiçbir şekilde malzeme satın almadığını, takibe dayanak faturadaki imzanın davalıya ait olmadığını belirterek davanın reddini ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davalının icra takibine itirazında yetkisizlik itirazında bulunduğu, itirazında açıkça akdi ilişkiyi inkar etmediğinden, para alacağına ilişkin icra takibinde yetkili icra dairesinin TBK’nın 89. maddesi hükmüne göre tayin edileceğinden alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri icra dairesi yetkili olduğundan davalının icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın yerinde olmadığı, davalının süresi içerisinde mahkemenin yetkisine itirazında bulunduğu, davalının cevap dilekçesinde taraflar arasındaki akdi ilişkiyi kabul etmediği, bu sebeple TBK’nın 89. maddesinin davada uygulanamayacağı gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davalının icra müdürlüğünün ve mahkemenin yetkisine itirazı halinde öncelikle icra müdürlüğünün yetkisi incelenmeli, icra müdürlüğü yetkili değilse, mahkeme kendi yetkisini incelemeden davanın usulden reddine karar verilmelidir. Somut olayda davalının icra müdürlüğünün yetkisine yapmış olduğu itiraz ilk olarak incelenmiş ise de davalının itiraz dilekçesinde akdi ilişkiyi inkar etmemesi ve bir miktar para alacağına ilişkin takipte yetkili icra dairesinin TBK’nın 89. maddesi uyarınca tayin edilebileceğinden, para borçlarının alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde talep edilebileceği belirtilmek suretiyle icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın reddine karar verilmiş bilahare mahkemenin yetkisine yapılan itirazın ise bu kez cevap dilekçesiyle akdi ilişkinin inkar edilmesinden dolayı TBK’nın 89. maddesi hükmü uygulanmayacağı gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş olması, her iki itiraza yönelik incelemeyi çelişkili kılmıştır. Mahkemece yapılacak iş öncelikle icra takibinin fatura alacağı ve cari hesaba dayanması hususu dikkate alınmak suretiyle bu husustaki deliller toplanıp ön sorun olarak icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın değerlendirilmesi gerekir. Bu araştırma yapılmadan akdi ilişkinin kabul edilip edilmemesine göre birbiriyle çelişen gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 08/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.