Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2018/677 E. 2018/5569 K. 07.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/677
KARAR NO : 2018/5569
KARAR TARİHİ : 07.11.2018

MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasında görülmekte olan menfi tespit davasının ilk derece mahkemesinde yapılan yargılaması sonunda verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine … 22. Hukuk Dairesi tarafından verilen istinaf talebinin esastan reddine ilişkin hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı şirket müdürü … ve davalı vekili AvAv. … ’ın geldiği görülmekle duruşmaya başlanarak hazır bulunan taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– KARAR –

Davacı vekili, davacı ile davalının, yürüyen merdiven temizleme, cila, buhar ve elektrikli otomat makinesi alımı konusunda anlaştıklarını, davalının makineleri teslim etmeksizin fatura düzenlediğini ve fatura bedelinin tahsili için takibe geçtiğini, müvekkilinin icra tehdidi altında davalı tarafla anlaşmak zorunda kaldığını, söz konusu anlaşma sonucu 225.000,00TL’nin kredi kartı ile peşin ödendiğini, bakiye bedel için muhtelif bedelli çekler verildiğini davalının icra dosyasına ödemeleri bildirmediğini, müvekkili şirketin hak edişlerine haciz konulduğunu, toplam 254.956,19TL tutarında daha tahsilat yapıldığını, anlaşma gereği 955.110,22TL tahsil edilmesi gerekirken 1.152.601,19TL ödeme yapıldığını belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla alacaklı tarafından tahsil edilen ancak icra dosyasına bildirilmeyen 370.645,00TL miktar yönünden borçlu olmadıklarının tespitine ve %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının tahsiline, müvekkilinden fazladan tahsil edilen 197.490,97TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu icra takibinin borçlusu ve davacının sunmuş olduğu tahsilat makbuzlarında ödeyenin … – … – İvme İş Ortaklığı olduğunu, iş ortaklığının davada taraf olma ehliyetinin bulunmadığını, davanın adi ortaklığın tüm ortakları tarafından birlikte açılması gerektiğini, davacının tek başına davada taraf olma ehliyetinin bulunmadığını bildirerek davanın esasına geçilmeden davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, dava konusu tahsilat makbuzlarının davacı şirketin de içerisinde yer aldığı … – … – İvme İş Ortaklığı tarafından dava konusu çeklerin davalıya teslim edildiği, yine dava dilekçesinde bahsi geçen diğer ödemelerin de aynı iş ortaklığı tarafından gerçekleştirildiği, adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığı, davanın adi ortaklığı oluşturan tüm şirketler tarafından birlikte açılması veya diğer adi ortakların davaya onay vermesi gerektiği, davanın adi ortaklardan … Grup Taah. Hiz. Dış. Tic. Ltd. Şti. tarafından açıldığı, davacı vekili tarafından diğer ortak şirketlerin onaylarına ilişkin dilekçeler sunduğu, adi ortak … Temizlik Güv. İnş. Tur. San. Tic. Ltd. Şti yetkilisinin katıldığı oturumda; davacı tarafından sunulan onay yazısını imzalamadığı, davacının tek başına davayı açamayacağı ve onay vermediği beyanın da bulunduğu, davacının tek başına dava açma hakkı bulunmadığı gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermiş hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, satım akdi … … İvme İş Ortaklığı arasında kurulduğu faturaların anılan ortaklık adına kesildiği mal bedeline karşılık yapılan ödemelerin de yine anılan ortaklık tarafından yapıldığı gibi icra takibinin de adi ortaklığa karşı girişildiği , davada yer almayan … Temizlik Güvenlik İnşaat Ltd.Ş. yetkili temsilcisi katıldığı 21.04.2016 tarihli oturumda; ”…davaya muvafakatımız yoktur…” şeklindeki beyanı karşısında mahkemece, adi ortaklığın tüzel kişiliğinin bulunmadığının kabulüyle diğer ortağın davaya muvafakatının olmaması nedeniyle davanın aktif taraf ehliyeti yokluğundan usulden reddine yönelik ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davacı yanın ileriye sürdüğü istinaf sebeplerin yerinde olmadığı kanaatine varıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava adi ortaklardan biri tarafından adi ortaklık alacaklısına yönelik açılmış menfi tespit ve istirdat davasıdır. TBK’unun 638/3 maddesi “ ortaklar , birlikte veya bir temsilci aracılığıyla bir üçüncü kişiye karşı, ortaklık ilişkisi çerçevesinde üstlendikleri borçlardan , aksı kararlaştırılmamışsa müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmünü amirdir.Davacı adi ortaklığın borçlarından dolayı şahsen ve müteselsilen sorumlu olduğuna göre kendisi tarafından bu sorumluluk kapsamında adi ortaklığın borcundan daha fazla ödeme yapıldığı iddiasıyla tek başına dava açabilir. Diğer taraftan TBK ‘unun 637/1. maddesi gereğince, “kendi adına ve ortaklık hesabına bir üçüncü kişi ile işlemde bulunan ortak , bu kişiye bizzat kendisi alacaklı ve borçlu olur. “hükmü de bulunmaktadır .Bu bakımdan … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2015-6371 Esas sayılı takip dosyası getirtilip incelenmeden burda yapılan ödemeler saptanmadan davacı tarafından davalıya adi ortaklık adına şahsen yaptığı ödeme olup olmadığı saptanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.Yapılması gereken iş yukarıda da belirtildiği üzere davacının adi ortaklık adına adi ortaklığın toplam borcunu aşan şahsi ödemesi olup olmadığının tespiti varsa bunu davacının yukarıdaki TBK ‘unu hükümleri çerçevesinde isteyebileceği üzerinde durularak işin esasına girmektir.Ancak davacının adi ortaklığın borcunu aşan şahsi ödemesi yoksa o zaman tüm ortakların birlikte dava açması gerektiği kabul edilmelidir. Mahkemece yanılgılı gerekçelerle davacının dava açma yetkisinin olmadığı kabul edilerek davalının istinaf başvurusunun reddi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesinin 06/07/2017 gün ve 2017/468 E.-2017/949 K. sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın … Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 07/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.