Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2018/2208 E. 2018/5784 K. 14.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2208
KARAR NO : 2018/5784
KARAR TARİHİ : 14.11.2018

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– KARAR –

Davacı vekili, davacı tarafından davalı şirkete 30.10.2008 ve 10.09.2009 vade tarihli, 100.000.-’er TL bedelli 2 adet senedin 11.09.2008 tarihli sözleşme kapsamında verildiğini, 30.10.2008 vade tarihli senede mahsuben …’ın talimatı ile 50.000.-TL’nin Talip Küner hesabına havale edildiğini, 11.750.-TL’nin 18.09.2008 tarihli …Bankası çeki ile ödendiğini, 3.450.-TL’nin nakit olarak verildiğini, 3.825.-USD karşılığı 4.800.-TL’nin davalı şirket tarafından davacının oğluna verilen burs nedeniyle senedin ödemesinden düşüldüğünü, 100.000.-TL’lik senet bedelinin 70.000.-TL’sinin bu şekilde ödenerek … tarafından düzenlenen makbuzun davacıya teslim edildiğini, kalan 30.000.-TL’nin ise vade tarihi olan 30.10.2008 tarihinde davacının hesabından davalı şirketin hesabına havale edildiğini, bu şekilde davacının senet bedelinin tamamını ödediğini, buna rağmen davalının senede dayalı olarak … 15. İcra Müdürlüğü’nün 2014/6712 (eski esası 2011/4220) Es. sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, … 5. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2013/721 Es. sayılı dosyası ile borca itiraz edildiğini, yargılama neticesinde 30.000.-TL’lik ödeme yönünden davanın kabulü ile borçtan düşülmesine karar verildiğini, bakiye bedelin de anlatıldığı şekilde davalı şirkete ödendiğini ileri sürerek takip nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalı şirketin eski çalışanı dava dışı … …’nun bazı bayiler ile anlaşarak faturasız mal gönderip onlardan alınması gerekenin altında paralar tahsil ettiğini, gelen ödemeleri şirket hesabına değil kendi hesaplarına aktararak davalıyı zarara uğrattığını, davacının da bu kişi ile işbirliği yaptığını, müvekkiline ait malı faturasız alarak mal bedelinin müvekkiline değil hukuka aykırı bir biçimde ve piyasa rakamlarının çok altında bedellerle …’nın kişisel hesabına veya onun bildirdiği hesaplara gönderdiğini, bu durumun ortaya çıkması üzerine davalının oluşan 430.000.-TL zararının telafisi koşulu ile mutabakata varıldığını, 11.09.2008 tarihli sözleşmenin imzalandığını, 2 adet bononun teslim edildiğini, taraflar arasındaki ticari ilişkinin devamı kararı alınarak borcun 100.000.-TL’sinin her partide satın alacağı malın bedelini %10 fazlası ile ödeyerek eritme taahhüdünde bulunduğunu, davacının taahhütlerini yerine getirmediği gibi … 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2012/154 Es. sayılı dosyasında menfi tespit davası açtığını, yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verildiğini, dava dışı …’ın davalı şirketi temsil ve ilzama yetkili olmadığını, bononun ödendiği iddiasını kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğu, davacının davalı şirkete verdiği zararlara istinaden tarafların 11.09.2008 tarihli sözleşmeyi düzenlendikleri, sözleşme kapsamında dava konusu bononun davalı tarafa verildiği, bono bedelinin 30.000.-TL’lik kısmının ödendiği hususunun icra tetkik mahkemesince verilen hüküm neticesinde kabul edildiği, bakiye 70.000.-TL ödeme yönünden ise iş bu davanın açıldığı, davacının elinde bulunan davalı şirkette satış müdürü olarak çalışan … tarafından yazılıp imzalanan ve varlığı davalı şirketin satış müdürü tarafından kabul edilen belgeye istinaden dava konusu yapılan senet nedeniyle davacı tarafından yapılan ödemelerin 70.000,00.-TL olduğu ve bu ödemenin dava konusu senede istinaden yapıldığı anlaşıldığından davanın kabülü ile … 15. İcra Müdürlüğü’nün 2014/6712 Es. sayılı dosyasından dolayı davacının davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine, koşulları oluşmadığından tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava icra takibine konu bonodan dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece dava dışı …’ın beyanı esas alınarak ve yine dosyada mevcut … imzalı makbuz uyarınca davaya konu bono bedelinin ödendiği kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içerisinde bulunan davalı şirket yönetim kurulu başkanı tarafından dava dışı … adına verilen 18/09/2008 tarihli vekaletname içeriğinden, vekil edilen …’ın şirket adına para tahsil etmeye, ahzu kabza, ödeme makbuzu düzenlemeye ve ibraya yetkili olmadığı anlaşılmış olup, adı geçen … tarafından verilen ödeme makbuzunun davalı şirketi bağlamayacağı açıktır. Diğer taraftan 18.09.2008 tarihli çekle yapılan 11.750,00 TL’lik ödemenin davalı şirkete yapılıp yapılmadığının ilgili bankadan araştırılarak, ödemelerin yazılı belge ile ispatının gerektiği hususu da dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekir. Anılan yönler gözetilmeksizin yazılı şekilde yanılgılı gerekçe ile karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 14/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.