Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2018/1791 E. 2019/2552 K. 15.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1791
KARAR NO : 2019/2552
KARAR TARİHİ : 15.04.2019

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında imzalanmış olan kredi kartı üyelik sözleşmesi nedeniyle kredi kartı verildiğini, davalının kullanımına sunulan kredi kartı ile birden fazla nakit avans çektiğini, borcun tamamen ödenmesi için davalı aleyhine İstanbul 35. İcra Müdürlüğü’ nün 2013/24819 Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını, davalı tarafından söz konusu takip bakımından borca itiraz edildiğini ileri sürerek borçlunun haksız itirazının iptaline, %20′ den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, yapılan yargılamaya göre, davacı tarafından 2.286,88-TL olarak gösterilen dava ve takip değeri, 6502 sayılı Yasanın 68. maddesi gereğince her yıl belirlenen sınırın altında kaldığı, öncelikle anılan hüküm uyarınca hakem heyetine başvurması koşulu yerine getirilmediği gerekçesiyle dava koşulu gerçekleşmediğinden davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kredi kartı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davanın dayanağını teşkil eden icra takibi 6502 sayılı TKHK’ nun yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden önce 30.10.2013 tarihinde başlatılmıştır. Davacının doğrudan İİK. hükümlerine göre takip başlatıp ve itiraz üzerine mahkemede itirazın iptali davası açması usulen mümkün olup mahkemece aksi yönde gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 15/04/2019 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Kanun’un 68. maddesinde yer alan belirli bir miktarın altında kalan ihtilaflarda önce tüketici hakem heyetine başvurulması kuralı bir dava şartıdır.
Dava şartının varlığı dava tarihi itibariyle aranır.
İşbu davanın açılış tarihi 13.11.2014 olup dava tarihinde 6502 sayılı Kanun yürürlüktedir.
Kaldıki 6502 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesiyle birlikte yürürlükten kaldırılan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 22. maddesinde de aynı mahiyette dava şartı bulunmaktaydı.
İşbu davanın açılmasından sonra 6502 sayılı Kanunun 68. maddesinde yapılan değişiklikle ilamsız takibe itiraz üzerine dava şartına takılmadan itirazın iptali davası açma imkanı getirilmiş ise de bu düzenlemenin işbu davada uygulanma imkanı yoktur.
Bu itibarla yerel mahkeme kararının onanması gerektiği görüşünde olduğumdan saygıdeğer çoğunluğun yazılı gerekçeye dayalı bozma kararına muhalifim. 15.04.2019