Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2018/1640 E. 2018/6594 K. 13.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1640
KARAR NO : 2018/6594
KARAR TARİHİ : 13.12.2018

19. HUKUK DAİRESİ
YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, davacı ile davalı şirket arasındaki bayilik sözleşmesinin Rekabet Kurulu’nun 2002/2 sayılı tebliği uyarınca, öngörülen zamandan önce 18.09.2010 tarihi itibariyle grup muafiyetinin dışında kalarak sonlandığını, bu nedenle davalıların gerçekleşmeyen anlaşma sürelerine ilişkin olmak üzere peşinen sağladıkları kazanımları davacı şirkete iade etme yükümlülüklerinin olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacının, davalı tarafından işletilen akaryakıt istasyonuna yapmış olduğu sabit yatırım bedelinin geçersiz kalan intifa süresine karşılık gelen kısmına ilişkin 170.667,35-TL’nin 18.09.2010 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ve KDV’si ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, dava konusu sabit yatırımların davalı şirket tarafından yapıldığını, davacının iddia ettiği şekilde herhangi bir yatırım bedeli ödemediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 23.06.2014 tarihli, 2014/6784 E. 2014/11644 K. sayılı ilamı ile “… mahallinde yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi ile davacı yanca iddia edilen kalıcı yatırımların taşımaz üzerinde yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise akdin feshinden sonra da davalı yanın aynı kalıcı yatırımları kullanarak ticaretine devam edip etmediği, bir başka deyişle anılan kalıcı yatırımların taşınmaza değer katıp katmadığı tespit edilerek, şayet bu yatırımların taşınmaza değer kattığının, yani davalı yanın yapılan kalıcı yatırımları kullanarak ticaretine devam ettiğinin saptanması halinde, bunun davacı yanca talep edilebileceği gözetilerek varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle bzoulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamaya göre, market içerisindeki sabit yatırımların 01/02/2005 tarihinde yapıldığı, ancak keşif tarihi itibariyle amortisman süresini çoktan geçtiği, kaldı ki market içindeki eşyaların kim tarafından verildiği ya da revize edildiği de kesin olarak tespit edilemediği, kanopi üst kaplama bedeli düşülmeksizin taraflar arasındaki sözleşmenin işlememiş sürelerine denk gelen sabit yatırım harcama tutarı hesap edilerek 99.040,57 TL’nin 18/09/2010 tarihinden itiberen işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Davalıların temyiz isteminin harcın süresinde yatırılmaması nedeniyle reddine,
2- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
3- Davacı, dava dilekçesinde alacağının faizi ve faizin KDV’si ile birlikte tahsilini talep etmiş olup 3065 sayılı KDV Kanunu 24/C bendi uyarınca faize de KDV talep edilebileceğinden bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte belirtilen nedenlerle davalılar vekilinin temyiz isteminin reddine, (2) nolu bentte belirtilen nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte belirtilen nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 13/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.