Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2018/1035 E. 2019/3509 K. 27.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1035
KARAR NO : 2019/3509
KARAR TARİHİ : 27.05.2019

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonucunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –
Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden müvekkili şirket tarafından davalıya mal satılarak teslim edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, kısmi itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi sunmamış, davalı asil duruşmadaki beyanında, davacı ile bir dönem ticari ilişkisi olduğunu, davacı şirkete yaklaşık 600,00 TL ya da 650,00 TL kadar borcu olduğunu, halen ödeyemediğini, kendisine gösterilen 9 adet faturadan sadece ikisindeki imzanın kendisine ait olup, diğer faturalardaki imzaların kendisine ait olmadığını, teslim alan sıfatıyla isimleri yazılı olan şahısları tanımadığını, o dönem yanında işçi çalıştırmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre, davalı tarafın davaya konu alacağın dayanağı olan toplam 8.302,78 TL tutarındaki 9 adet faturadan 328,76 TL tutarındaki iki adet faturayı kabul ettiği, diğer 7.974,02 TL tutarındaki 7 adet faturayı kabul etmediği, davacının davalının kabulünde olan 650,00 TL alacak haricindeki fatura muhteviyatı malları davalıya teslim ettiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davalının … 11. İcra Müdürlüğü’nün 2012/7225 esas sayılı takip dosyasına yaptığı kısmi itirazın, yargılama aşamasında kabul ettiği 650,00 TL alacaktan, takip dosyasında itiraz etmeyerek kabul ettiği 328,76 TL asıl alacağın mahsubu ile bakiye 321,24 TL üzerinden iptali ile takibin davalı-borçlunun itiraz etmediği 328,76 TL dâhil olmak üzere toplam 650,00 TL üzerinden devamına, 64,24 TL icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dairemizin 29/02/2016 gün, 2015/13772 E. – 2016/3399 K. sayılı ilamı ile “Davacı fatura konusu malların davalı çalışanlarına teslim edildiğini iddia etmiş ve teslim belgelerini sunmuştur. Mahkemece teslim alan şahısların isimleri belirtilerek bu şahısların davalı çalışanı olup olmadıkları SGK’dan sorulup ayrıca davacı dilekçesinde yemin deliline dayandığından yemin hakkı da hatırlatılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde SGK İl Müdürlüğünün yazısından faturalarda isimleri bulunan şahısların davalı çalışanı olmadığı, davacının yemin deliline dayandığı ve 09/11/2017 tarihli celsede davalının yemin ettiği, malların teslimine ilişkin ispat yükünün davacıda olduğu, davacı defterlerinin kapanış tasdikleri bulunmadığından lehine delil teşkil etmediği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davalının takip dosyasına yaptığı kısmi itirazın, yargılama aşamasında kabul ettiği 650,00 TL alacaktan, takip dosyasında itiraz etmeyerek kabul ettiği 328,76 TL asıl alacağın mahsubu ile bakiye 321,24 TL üzerinden iptali ile takibin davalı-borçlunun itiraz etmediği 328,76 TL dâhil olmak üzere toplam 650,00 TL üzerinden devamına, 64,24 TL icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyulmuş, ancak bozma gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davacının takibe dayanak yaptığı irsaliyeli faturalar SGK İl Müdürlüğüne gönderilerek burada malları teslim alan kişiler olarak imzaları bulunanların davalı çalışanları olup olmadıkları sorulmuştur. SGK İl Müdürlüğünden gelen cevabî yazıda irsaliyeli faturalarda malları teslim alan kişilerden …’ün davalı çalışanı olduğu anlaşılmasına rağmen mahkemece bu kişinin irsaliyeli faturadaki imzası yönünden beyanı alınarak imzayı inkârı hâlinde imza incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davacıya yemin delili hatırlatılmıştır. Bu hatırlatma icapsız yemin hatırlatması olduğundan …’ün imzaladığı irsaliyeli fatura yönünden davacı aleyhine sonuç doğurmaz.
Mahkemece bozmada gösterilen şekilde tahkikat tamamlanmadığı için hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 27/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.