YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/5420
KARAR NO : 2019/2019
KARAR TARİHİ : 26.03.2019
19. HUKUK DAİRESİ
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2014/946-2015/615
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –
Davacı vekili,dava dışı borçlu … Mefruşat ve Ev Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.lehine akdedilen genel kredi sözleşmesini davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını,borcun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında başlatılan icra takibine davalılar tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu belirterek davalıların itirazlarının iptali ile itiraz edilen dava konusu nakdi alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmelerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama,toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre,nakdi kredi alacak açısından yapılan incelemede, davalı kefillerin sorumluluğunun kefil oldukları her bir sözleşme uyarınca, kefalet limitleri ve kendi temerrütlerinin hukuksal sonuçları ile sınırlı olduğu,buna göre davalı …’un her iki sözleşme uyarınca kullanılan kredilerin kefalet limitinde olmak üzere tamamından, davalı …’in ise 06/08/2012 tarihli sözleşmenin kefili olması nedeniyle, bu sözleşme uyarınca kullanılan kredi borcundan kefalet limiti dahilinde, davalı …’in ise yalnızca 20/05/2011 tarihli sözleşmenin kefili olması nedeniyle, bu sözleşme uyarınca çekilmiş krediden dolayı kefalet limiti ile sorumlu olacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, gayri nakdi kredi talebi yönünden,davacının takipte davalı … açısından 25.080,00 TL ile sınırlı olmak üzere,diğer davalılar hakkında 108.680,00 TL çek sorumluluk bedeli nedeniyle depo takibi yaptığı,çek yasası uyarınca bankanın her bir çek yaprağı için yasal ödeme zorunda bulunduğu miktarı depo takibi yapmasında, sözleşmeye ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, kefil davalılardan …’in yalnızca 20/09/2011 tarihli sözleşmeyi, diğer davalı …’in yalnızca 06/08/2012 tarihli sözleşmeyi, davalı …’ın her iki sözleşmeyi kefil olarak imzalamış olmaları nedeniyle davacının depo takibi nedeniyle, davalı …’ın 108.680,00 TL, davalı …’in 83.600,00 TL, davalı …’in 25.080,00 TL depo bedeli ile sorumlu olup, davacı bankanın belirtilen miktarlara göre belirlenen bedeli depo ettirmekte haklı olduğu gerekçesiyle takibin, depo takibi yönünden belirtilen miktarlar uyarınca devamına, davalıların bu bedele yönelik itirazlarının iptaline karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 26/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.