Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2017/522 E. 2018/6672 K. 18.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/522
KARAR NO : 2018/6672
KARAR TARİHİ : 18.12.2018

19. HUKUK DAİRESİ
YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– KARAR –

Davacı vekili, davacı ile davalılar arasında yapılan anlaşmaya göre davalıların hasat edilen üzümlerin işçiliğini yaparak paketleme ve tırlara yükleme işlemini yapacağını, tahmini işçilik bedeli olarak 73.597,00 TL bedelli teminat senedi düzenleyerek davalılara verdiğini, davalılar tarafından yapılan işçilik tutarının KDV dahil 140.000,00 TL olduğunu, buna ilişkin olarak davalılara 140.000,00 TL bedelli senet verildiğini, bu senet bedelinin davalılara ödendiğini, teminat olarak verilen senedin ise iade edilmediğini,davalılar tarafından yapılan hatalı paketlemeden ve işçilikten dolayı yurtdışında sorunlar yaşandığını,üzümlerin zarar gördüğünü, davalıların işçilik ücretini haketmediğini, senetlerin bedelsiz kaldığını belirterek teminat olarak verilen 73.597,00 TL bedelli senet ile ödeme yapılan 140.000,00 TL bedelli senetten dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ile yapılan ödemenin davalılardan istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiş, sonrasında verdiği 28/01/2009 tarihli dilekçe ile 140.000 TL bedelli senet ile ilgili olarak senette lehtar olarak … Tarım olmasına rağmen ilk cirantanın … Tarım olmadığından ötürü senet vasfını taşımadığından bahisle tahsilinin durdurulmasına karar verilmesini talep ettiği,sonrasında verdiği 30.04.2009 tarihli beyan dilekçesinde ise bu sefer 73.597,00 TL bedelli senet altındaki keşideci imzasının müvekkiline ait olmadığını, 140.000,00 TL.lik senedin ise teminat olarak verildiğini, teminat olarak verilen bu senede karşılık 153.173,00 TL ödeme yapıldığını,davalıların sebepsiz zenginleştiğini belirtmiştir.
Davalı şirket 20/05/2009 havale tarihli beyan dilekçesi ile imza inkarı yapılmak suretiyle iddianın genişletildiğini,buna muvafakat etmediklerini belirterek davanın reddini istemiş,
Davalı … vekili ise 13/10/2015 tarihli beyan dilekçesi ile her iki senedin teminat senedi değil borç senedi olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacının sonraki verdiği dilekçeler yönünden HMK’da belirtilen ıslah prosedürünün işletilmediği,davalının iddianın genişletilmesine muvafakat etmediği, değerlendirmenin davacının davasının ilk açıldığı şekil gibi 73.587,00-TL bedelli senet yönünden teminat senedi olup olmadığı, 140,000,00-TL bedelli senet yönünden de karşılıksız kalıp kalmadığı ve bu senet ile ilgili yapılan ödemeler konusunda da iadesinin lazım gelip gelmediği yönünde yapıldığı,davaya konu teminat senedi olduğu iddia edilen 73.587,00-TL bedelli senet incelendiğinde; senet üzerinde neyin teminatı olduğunun belirtilmediği,bu senetle ilgili olarak yazılı bir teminat belgesi bulunmadığı,davaya konu bu senedin teminat senedi olmadığı, davaya konu 140.000-TL bedelli senetle ilgili olarak delil listesinde gösterilen belgeye göre senet lehtarı tarafından KDV dahil senet miktarını doğrulayacak malın teslim edildiği, davacı tarafından bunun aksinin yazılı delil ile ispatlanamadığı, bu senetle ilgili ödemelerin istirdatının lazım gelmediği, ayıp iddiasıyla ilgili olarak dinlenebilir bir delilinin olmadığı gibi kötü teslim veya geçikmiş bir teslimden kaynaklı herhangi bir ihtarnamenin de bulunmadığı, yazılı delil ile teminat iddiasının ispatlanamadığı,senedin verilmesi ile senet bedeli kadar malın alınmış olduğu yönündeki hukuki karine ve bu karinenin aksinin yazılı delil ile ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 18/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.