Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2017/4773 E. 2018/6293 K. 04.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/4773
KARAR NO : 2018/6293
KARAR TARİHİ : 04.12.2018

19. HUKUK DAİRESİ
YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– KARAR –

Davacı vekili,davalıların davacı şirkete olan 30/10/2007 keşide tarihli çekten doğan 5.000,00 TL’lik borç sebebiyle genel haciz yolu ile takibe geçtiklerini, ancak davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu çekteki keşide ve ciro imzalarının inkar edilmediğini belirterek itirazın iptaline, %40 dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, davalının çek keşidecisi olduğunu, davacı şirket ile arasında ticari ilişki bulunmadığını, davaya konu çekin ibraz süresi içerisinde bankaya ibraz edilmediğini, süresi içerinde ibraz edilmeyen çekin kambiyo vasfını yitirerek adi belge niteliğine düştüğünü, çekin ibraz süresi geçtikten bir yıl sonra zamanaşımı süresinin dolduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket, davaya cevap vermemiş, vekilinin bilirkişi raporuna yönelik beyanında davacı şirkete borçlarının bulunmadığını, çekin süresinde ibraz edilmediğini, müvekkilinin çekte ciranta konumunda olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasında 2005 yılından itibaren ticari ilişki olduğu, davacı tarafın 2007 ve 2008 yıllarına ilişkin ticari defterlerini mahkemeye sunduğu, defterlerde yapılan incelemede neticesinde 25/05/2007 tarihinde 1518 sıra nolu tahsilat makbuzu ile davalı … Ltd. Şti’den çek teslim alındığı, ancak bu çek karşılığının bankadan ödenmediği, mevcut bakiye alacağının hesaplandığında, davacı şirketin 3.990,61 TL alacağı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı …. vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davalı … vekilinin temyiz istemine gelince, davacı ile davalı … arasında temel ilişki bulunmadığından dolayı davacı davalı keşideciye dava tarihinde yürürlükte olan 6762 sayılı TTK.’nun 644. maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme hükmüne dayanarak başvurabilir. Mahkemece bu davalı hakkındaki davanın hukuki sebebinin sebepsiz zenginleşme olması nedeniyle 6762 sayılı TTK.’nun 726/1 maddesi uyarınca ibraz müddetinin bitiminden itibaren 6 aylık zamanaşımı süresinden sonra 818 Sayılı BK.’nun 66. maddesi hükmü gözetilerek 1 yıllık sürenin de eklenmesi suretiyle takip tarihinde zamanaşımının dolduğu ve davalı borçlunun ödeme emrine itirazında zamanaşımı def’isini ileri sürdüğü ve davalının cevap dilekçesi ile yeniden zamanaşımı definde bulunduğu anlaşıldığından, bu davalı hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerekirken kabulü doğru olmamıştır.
3-Davacı vekilinin temyizine gelince, hüküm altına alınan alacak likit (belirlenebilir) olduğu halde, İİK.’nın 67/2. maddesi uyarınca davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemesi de yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı …. vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı … vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden taraflara iadesine 04/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.