Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2017/3840 E. 2018/5010 K. 17.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3840
KARAR NO : 2018/5010
KARAR TARİHİ : 17.10.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic.Mah.Sıf.)

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, davalı ile davacı banka arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, kredi borcunun süresinde ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edildiğini, davalıya ihtarname tebliğ edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için başlatılan takibe davalının kısmen itiraz ettiğini, takip sırasında yapılan ödemelerin mahsubu ile 28.000 TL ‘si gayri nakit alacak olmak üzere bakiye 157.179,92 TL’ye yapılan itirazın iptali gerektiğini ileri sürerek, itirazın iptalini ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini ve kötü niyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının dava konusu takip ile taksitli ticari kredi, O/N endeksli kredi, çek komisyonu asıl alacağı, business kart ve esnek ticari hesap asıl alacağı, faiz gider vergisi ve masraf olmak üzere toplam 692.555,63 TL nakit alacak ve 26.125,00 TL gayri nakit (depo talep edilen) alacak olmak üzere neticeten 718.680,63 TL alacak talep ettiği, davalının borcun 542.195,00 TL olduğunu kabul ederek kısmen borca ve faize itiraz ettiği, davacının ferilerle birlikte toplam 677.353,89 TL nakit alacak toplamı ile iade edilmemiş çeklerden kaynaklanan 26.125,00 TL gayri nakit alacak olmak üzere toplam 703.478,89 TL talep edebileceği, ipotekli taşınmaz bedelinin alacaktan mahsubunun gerektiği, asıl alacağa %36,36 oranında faiz uygulanabileceği, davalının itirazının kısmen iptali gerektiği, itirazın haksız olduğu, davacının takibinde haksız ve kötü niyetli bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, 161.283,89 TL bedel üzerinden takibin iptaline, takibin ipotek bedeli mahsup edildikten sonra bakiye 303.478,89 TL asıl alacak üzerinden devamına, bu miktara takip tarihinden itibaren %36,36 oranında faiz işletilmesine, icra inkar ve kötü niyet tazminatlarının taraflardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan nakdi ve gayri nakdi alacağın tahsili ve depo istemine yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. İtirazın iptali davaları icra takibine sıkı sıkıya bağlı dava türlerindendir. İcra takip talebinde talep edilmeyen alacak ve ferileri hususunda dava konusu olsa dahi karar verilemez. Yine hüküm kurulurken takip talebinde belirtilen her bir alacak kalemleri ve feriler ile her bir alacak kalemine uygulanması gereken temerrüt faiz oranlarının ayrı ayrı belirtilmesi gerekir. Mahkemece, tüm bu hususlar dikkate alınmaksızın, infazda tereddüt uyandıracak şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 17/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.