Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2017/3550 E. 2018/5278 K. 25.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3550
KARAR NO : 2018/5278
KARAR TARİHİ : 25.10.2018

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davacı …- … Tük. Mal. Ev Teks. Gıda …. Yak. Mad. San. Tic. Paz. Ltd. Şti. yönünden aktif husumet nedeniyle reddine, davacı … yönünden reddine, davacılar … ve … yönünden davanın kabulüne yönelik hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –

Davacılar vekili, T. … ile davacılardan… Ltd. Şti. arasında 04.08.2008 tarihinde ticari taşıt kredisi ve rehin sözleşmesi imzalandığını, diğer davacıların da sözleşmede kefil olduklarını, borcun ödenememesi üzerine … 7. İcra Müdürlüğünün 2009/3917 sayılı dosyası üzerinden taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, aracı davalının alacağına mahsuben alarak dosyanın kapandığını, banka tarafından ayrıca … 7. İcra Müdürlüğünün 2009/3912 sayılı dosyası üzerinden davacı şirket dışındaki davacılar aleyhine ilamsız takip başlatıldığını, davacılardan …’in maaşına haciz konulduğunu, aracın bedelinin mahsup edilmediğini, öncelikle davacı şirket aleyhine takip yapılması gerektiğini, mükerrer takip yapıldığını belirterek … 7. İcra Müdürlüğünün 2009/3912 sayılı dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacılardan… Ltd. Şti. ile ticari taşıt kredisi düzenlendiğini, borcun ödenmemesi üzerine hesabın 02.10.2009 tarihi itibariyle kat edildiğini, davacılar aleyhine takip başlatıldığını, taraflar arasındaki kredinin ticari kredi olması nedeniyle adi sözleşmeden söz edilemeyeceğini, tüm davacıların sorumluluğunun bulunduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; somut uyuşmazlıkta 04/01/2008 tarihli ve 19.700,00-TL bedelli ticari taşıt kredi sözleşmesi ve 05/05/2008 tarihli, genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesi olmak üzere iki ayrı sözleşme bulunduğu, davacılardan … ve …’in taşıt kredisi sözleşmelerine kefaletleri bulunduğu, ticari kredili mevduat hesabına bir kefaletleri olmadığı, davacılardan …’in genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesinde kefaletinin bulunduğu,davacı şirket ve davacı …’in temlik eden bankaya ticari kredili mevduat hesabı sebebiyle dava tarihi itibariyle borçlarının bulunduğu, ticari taşıt kredisinden kaynaklanan borcun 17/02/2010 tarihi itibariyle son bulduğu, davaya konu icra dosyasında davacı …-…. Tük. Mal. Ev Teks. Gıda …. Yak. Mad. San. Tic. Paz. Ltd. Şti. borçlu olarak gösterilmediği,bu nedenle davada aktif husumet ehliyeti olmadığı gerekçesiyle davanın, davacı …-…. Tük. Mal. Ev Teks. Gıda …. Yak. Mad. San. Tic. Paz. Ltd. Şti. yönünden aktif husumet nedeniyle reddine, davacı … yönünden reddine, davacılar … ve … yönünden kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı …’in genel kredi sözleşmesinde toplam 5.000 TL limit borç için kefaleti bulunduğundan bu davacı kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumludur. Mahkemece bu davacının kefalet limiti dikkate alınmaksızın toplam borç miktarından sorumlu olduğu yönündeki kabulü doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte belirtildiği üzere hükmün BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 25/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.