Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2017/339 E. 2018/6625 K. 17.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/339
KARAR NO : 2018/6625
KARAR TARİHİ : 17.12.2018

19. HUKUK DAİRESİ
YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabûlüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, davacının yaptığı hafriyat işinin karşılığının davalı tarafından ödenmediği, davalının icra dosyasına kötü niyele itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile otel inşaatından kaynaklanan zemin hafriyatı işi için çalışacak iş makinalarının saat ücretlerinin kararlaştırıldığı, işin karşılığı olarak davalının akaryakıt temin edeceği ve bakiye için nakit ödeme yapacağı husunda anlaşıldığı, toplamda 75.600,00 TL ödendiği hâlde davacının anlaşmaya aykırı tanzim ettiği fatura ile icra takibi başlattığı savunmasıyla davanın reddine, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve dosya kapsamına göre, uyuşmazlığın saat başı ücret miktarı ile davalı tarafça ödeme yapılıp yapılmadığından ibaret olduğu, bilirkişi hesabındaki oranların davalının kabûl ettiği ortalama fiyatlardan düşük olduğu, bu sebeple davalının belirtmiş olduğu miktarlar dikkate alınarak yeniden hesaplama yapıldığı, yapılan işin karşılığının akaryakıt ve nakit olarak ödeneceğinin kararlaştırıldığı, dosyadaki akaryakıt fatura bedeline ilişkin belgelere davacının makûl bir açıklama sunmadığı, akaryakıt teslim fişlerinde imzası bulunan ve şirket adına teslim almaya zımnen yetkili kılındığı anlaşılan davacı şirket temsilcisinin oğlunun imzasının bulunduğu belgede elden nakit ödeme yapıldığının anlaşıldığı gerekçeleri ile davanın kısmen kabûlüne, alacak yazılı olmayan sözleşmeye dayandığından ve taraflarca belirlenebilir olduğundan asıl alacağın %20’si tutarında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının kötüniyeti ispatlanmadığından davalının tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı 13.04.2016 tarihli celsede bilirkişi raporunu kabûl etmiştir. Mahkemece buna rağmen bu raporu aşacak şekilde yeni bir hesaplama yapılarak davacının kabulünden daha fazla bir hakediş bularak sonuca gitmesi doğru olmamıştır. Ayrıca davacı alacaklının davalı tarafından kendisine yapılan ödemeleri dikkate almadan bu ödemeler için de takip yapmış olduğu anlaşıldığından davanın reddedilen bölümü için kötüniyetli olduğunun kabulü gerekir.
Kabûle göre de, nispi karar harcının hesabında hüküm altına alınan faizin müddeabihe dâhil edilmeyerek eksik nispi karar harcı hesaplanması da doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 17/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.